Babamın bana öğrettiği yoldan gideceğim. | Open Subtitles | و سأمشي أيضاً في الطريق الذي مهّده أبي لي |
Babamın bana geçen sene verdiği hediye bu. | Open Subtitles | هذه الهدية التي اعطاها أبي لي العام الماضي |
Bu, annemin kardeşimi benden daha çok sevmesinden mi yoksa üç yaşımda Babamın bana korkak demeye başlamasından mı kaynaklanıyor bilmiyorum. | Open Subtitles | ربما لتفضيل أمي عليّ أو نعت أبي لي بالخنثى منذ سن الثالثة، لكنني هنا، مُسلّم إليك، |
Anlaşılan Babamın bana bıraktığı tek şey sorundan başka bir işe yaramıyor. | Open Subtitles | أعتقد بإن الشيء الوحيد الذي تركه أبي لي أتضح بإنه لا شيء سوى متاعب |
Babamın bana aldığı elbiseye bak. | Open Subtitles | إنظري إلى الفستان الذي احضره أبي لي |
Şimdi ise, Babamın bana saygı göstereceği bir konumdayım. | Open Subtitles | الأن وأخيراً جديراً باأحترام أبي لي |