Onunla konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | سأتحدث معها بكل الأحوال أريد أن أتحدث معها |
O yüzden hemşireler Onunla konuşmam gerektiğini söylediler. | Open Subtitles | و الممرضات طلبن مني أن أتحدث معها , وحاولت |
İçeriden Onunla konuşmama izin vermediler. | Open Subtitles | لم يدعونى أتحدث معها من المدينة |
Telefonu ver de onunla konuşayım. | Open Subtitles | دعني أتحدث معها فقط |
Ziyaretinden beri onunla konuşmadım ama her kaynağı inceledim ve hiçe sayacak tek bir kaynak bile bulamadım. | Open Subtitles | لم أتحدث معها منذ زيارتها لكني قد بحثتُ من خلال كلِ مصدر و لا أستطيع العثور على سبب واحد لأبني على أساسه الطعن القضائي |
Lütfen son bir kez onunla konuşmamı sağla. | Open Subtitles | ،من فضلك إسمحي لي أن أتحدث معها للمرة الأخيرة |
Pekala. onunla konuşurum. Kötü polis ben olurum. | Open Subtitles | حسنا ، سوف أتحدث معها سوف أكون الشرطي السيء |
Bayan Langston bilmediğimiz bu olgu hakkında bir şey biliyorsa Onunla konuşmak isterim. | Open Subtitles | وإذا مارغريت انغستون يعرف شيئا ونحن لا حول هذه الظاهرة، ثم أود أن أتحدث معها. |
Eğer ortaya suçlamada bulunmasıyla ilgili Onunla konuşmak istediğimi söylersin. | Open Subtitles | حسنا إذا كانت ستظهر , أخبريها اننى أود، أن أتحدث معها حول توجيه اتهامات |
Ama Onunla konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | ولكن أنا لا أريد أن أتحدث معها. |
Tanrı aşkına! Onunla konuşmam gerek. Özür dilemeliyim. | Open Subtitles | يا إلهي ، يجب أن أتحدث معها ، عليّ الإعتذار |
Tüm bu olanları anlıyorum ama Onunla konuşmam gerek, tamam mı? | Open Subtitles | انا اعلم وانا متفهم للوضع ولكن يجب ان أتحدث معها |
- Ben Onunla konuşmam. - Ben hiç konuşmam. | Open Subtitles | . لن أتحدث معها . حسناً ، أنا لن أتحدث معها أكثر |
Hayır, lütfen, sadece Onunla konuşmama izin ver. | Open Subtitles | لا، من فضلك، فقط... فقط اسمحوا لي أن أتحدث معها. |
Üzgünüm. Lütfen Onunla konuşmama izin ver. | Open Subtitles | آسف،دعوني أتحدث معها ،رجاءاً |
- Tartışmıyoruz. Onunla konuşmama müsaade et. | Open Subtitles | دعيني أتحدث معها |
onunla konuşayım. | Open Subtitles | اسمحوا لي أن أتحدث معها. |
- onunla konuşayım, tatlım. Anneni ver. | Open Subtitles | دعينى أتحدث معها يا حبيبتى |
Hayır, henüz onunla konuşmadım. Kendi başına yapıyor. | Open Subtitles | كلّا، لم أتحدث معها بعد إنها تفعل هذا من نفسها |
- Senin için onunla konuşmamı ister misin? | Open Subtitles | أتُريدني أن أتحدث معها من أجلك ؟ |
Ben onunla konuşurum. Onunla konuşmalıyım yani. | Open Subtitles | سأتحدت معها، يجب أن أتحدث معها |
Bu oradan konuştuğum ilk hoş bayandı. | Open Subtitles | كانت هذه أول امرأة لطيفة أتحدث معها من الشركة |
Yıllardır konuşmuyoruz, ama herhalde orada kalabilirim. | Open Subtitles | لم أتحدث معها منذ سنوا و لكن احتمال أن أقيم هناك |
- Onunla konuşana kadar gitmiyorum. | Open Subtitles | -لن أغادر قبل أن أتحدث معها |
Sen olmadığın için onunla konuştum sadece. | Open Subtitles | أتحدث معها لأنك كنت غائبًا وحسب |
Onunla konuşmayı çok isterdim ama beni dinlemiyor. | Open Subtitles | و أتمنى أن أتحدث معها لكنها لا تريد الإستماع |
Tamam, Onunla konuşabilir miyim, lütfen? | Open Subtitles | حسناً , هل أستطيع أن أتحدث معها , من فضلِك ؟ |
- Sanırım onunla konuşuyordum. - Baylar. | Open Subtitles | ــ أعتقد أني كنت أتحدث معها ــ يا رفاق، يا رفاق |