Onu sürekli babasıyla, babannesiyle, sevdiği insanlarla ve İsa ile hayal ediyorum. | Open Subtitles | أتخيّله مع أبيه ومع جدّته التي أحبّها ومع المسيح |
...hayal edebileceğim en derin şey. | Open Subtitles | هو الشيء الأكثر عمقاً الذي يمكن لي أن أتخيّله. |
Ne hayal ettiğimi bilmiyorum ama bu değildi. | Open Subtitles | لست متأكّدة كيف تخيلته ولكنّي لم أتخيّله هكذا. |
Bunu hayal bile edemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف حقاً كيف أتخيّله |
Yani bunun sadece benim bir hayal ürünüm olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | أظنّني كنتُ أتخيّله و حسب. |
Hannah'yla hayal ettiğim gelecek kafamda dönüp duran bir rüyadan ibaret mi yoksa? | Open Subtitles | "هل المستقبل الذي أتخيّله مع (هانا) مجرّد رؤيا تتراقص في رأسي؟" |