"أتركوا" - Traduction Arabe en Turc

    • bırakın
        
    • bırakıp
        
    • bırak
        
    • bırakalım
        
    Topladığınız veya mahvettiğiniz karpuzları öylece bırakın. Open Subtitles أتركوا البطيخ الذي قطفتموه أو لا تُعِيثوا بالفوضى هناك
    Tamam silah ve cephane dışındaki herşeyi bırakın. Open Subtitles حسناً الأسلحة والذخائر فقط أتركوا الباقي
    Çiçekli gömleklerinizi evde bırakın. Open Subtitles وهناك شئ آخر أتركوا مشاكلكم الشخصية وراء ظهوركم
    - Çoraplarını tutun. bırakın, bu insanlara yardım etmeliyim. Open Subtitles ــ إمسكوا جواربه ــ أتركوا ساقي، علي أن أساعد هؤلاء الناس
    Yani nefret edenleri nefretleri ile bırakıp değişimi gerçekleştirin, çünkü yapabileceğinizi biliyorum. TED لذا أتركوا حاقديكم يكرهون ما تفعلون يمكنك معرفة ذلك وصنع التغيير الخاص بك لأنني أعرف أنك تستطيع.
    Sen patronumu bırak ben de karını geri vereyim. Open Subtitles أتركوا زعيمي وشأنه وسوف أرجع لكَ زوجتكَ مجدداً
    Bayanlar, baylar. Bir sandalye çekin, çocukları teyzelerine bırakın ve telefonu fişten çekin. Open Subtitles أيها السيدات و السادة، أحضروا كراسيكم و أتركوا أولادكم مع خالتهم
    Eski kitaplarınızı masalarda bırakın, kapağın iç kısmına da... isimlerinizi yazın. Open Subtitles أتركوا القديمة على طاولاتكم وأكتبوا أسماءكم على العلبة و على الغلاف الداخلي للكتب الجديدة
    Sporu rahat bırakın! Open Subtitles أتركوا الرياضة خارج الموضوع أنتم لا تفقهون فيها شيئا
    Arkadaşlar, bunu bana bırakın! Open Subtitles أتبعوا تعليمات كبيركم، أتركوا هذا الأمر ليّ.
    Ailemi rahat bırakın lütfen. Hiç uygun bir zaman değil. Open Subtitles أتركوا عائلتي و شأنها أرجوكم هذا ليس وقتا مناسبا
    Onun bu işle bir alakası yok. bırakın şu zavallı kızı gitsin. Open Subtitles لم يكن لديها علاقة بهذا أتركوا الفتاة المسكينة تذهب
    Herkes ne halt ediyorsanız hemen bırakın ve zaman kartlarınızı sekreterime iletin. Open Subtitles أستمعوا إلي جميعاً, أتركوا ما تفعلونه وسلموا بطاقاتكم إلى السكرتيرة
    Pekala, beklemede kalın, intikal ediyoruz. Eşyaları bırakın gidiyoruz. Open Subtitles حسنُ، استعدوا، نحن في طريقنا أتركوا هذا، علينا الذهاب.
    Belinizin olduğu yerden eğilin ve kollarınızı serbest bırakın. Open Subtitles , أِنحنوا عند الخصر . و أتركوا أيديكم معلقة
    Öldürmek için ateş etmeyin. bırakın tedavi işini yapsın. Open Subtitles لا رميات قاتلة، أتركوا الترياق يؤتي مفعولة.
    "Bunu kızlar tuvaleti tavanındaki delikten sapıklık yapan Felix O'Neil'e bırakın." Open Subtitles أتركوا الأمر لفليكس أونيل ليزحف في دورة مياه الفتيات من خلال فتحة في السطح
    Üç milyonluk kupondan kurtulun ve geriye 300 binliğini bırakın. Open Subtitles تخلصوا من الـ 300 مليون كوبون و أتركوا خلفكم 3 مليون فقط
    Şu anda müsait değiliz. Lütfen mesaj bırakın. Open Subtitles ليس هناك شخصُ متاح حالياً, من فضلكم أتركوا رسالة
    Silahlarınızı bırakıp benimle kodese gelin beyler. Open Subtitles أتركوا أسلحتكم يا رجال و تعالوا معى إلى السجن
    Çocuğu rahat bırak. çocuk yeni cehennemden çıkmış, kor ateşlerin üzerine tutmana gerek yok. Open Subtitles أتركوا الطفل وحدة ، لقد مر خلال الجحيم. أنت لا تحتاج إلي حملهُ على الحديث.
    bırakalım da, tehlikeli madde görevlileri işini yapsın! Open Subtitles فقط أتركوا رجال البدلات الواقية يقومون بعملهم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus