Bunu dört gözle bekliyorum. dört gözle beklediğim tek şey bu | Open Subtitles | أَتطلّعُ إليه أنه الشئ الوحيد الذي أتطلع إليه |
Bir buhran dönemi uygulaması olarak başladı sonra da her sene dört gözle beklediğim harika bir gelenek haline geldi. | Open Subtitles | بدأت في فترة الكساد،والتطبيق العملي، ثم. انتقلوا لتقليد رائع أتطلع إليه كل سنة. |
Ama en azından dört gözle beklediğim bir şey vardı. | Open Subtitles | لكن على الاقل لدي شيئاً واحداً أتطلع إليه |
Şimdi tüm düğünüm boyunca yapmak istediğim şeyi yapacağım! | Open Subtitles | والآن سأفعل شيئاً كنت أتطلع إليه طوال يوم الزفاف |
Bu arada bu kesinlikle yapmak istediğim bir iş. | Open Subtitles | و بالمناسبة هذا عمل أتطلع إليه كلياً |
Senin hamile olduğunu öğrendiğimden beri, yapmayı dört gözle beklediğim şeylerden biriydi. | Open Subtitles | أنا سعيدة جداً أنكِ احضرتيني إلى هنا فهذا هو ما كنت أتطلع إليه منذ أن حبلتِ |
Bu dört gözle beklediğim bir şey. | Open Subtitles | هذا شىء كنت أتطلع إليه |
Bu dört gözle beklediğim bir şey. | Open Subtitles | هذا شىء كنت أتطلع إليه |
Ameliyatım sonrasında, çok yapmak istediğim şey mi? | Open Subtitles | هل هناك ما أتطلع إليه حالما تنتهي الجراحة ؟ ! |