Katili resminden teşhis etmemi istiyorsunuz, öyle mi? | Open Subtitles | يجب أن أتعرف على القاتل في هذه الصور، صح؟ |
Cesedi teşhis etmek istiyorlar. | Open Subtitles | إنهم يريدونني أن أتعرف على الجثة. |
Resimlerde, kaset kayıtları kimseyi tanımıyorum. | Open Subtitles | و الصور و الفيديو.. لا أتعرف على أحد فيها ليس نحن.. |
Bunların hiç biri doğru değil. Kimseyi ya da hiçbir şeyi tanımıyorum! | Open Subtitles | لا شيء من هذا على ما يرام، لا أتعرف على أيّ شيء أو أيّ أحد. |
Bir adamı tanımaya başladığımda, en iyi olduğum şeyi öne sürerim. | Open Subtitles | حسنٌ، حينما أتعرف على رجلاً، فأحاول أنّ أقدم أفضل ما لديّ. |
Yüzü çıkaramadım ama kalçalar tanıdık geldi. | Open Subtitles | أنا لم أتعرف على الوجه لكن المؤخرة تبدو مألوفة |
Onun kadar güzel birini neden tanımayayım? | Open Subtitles | بعد 10 أعوام لم لا أتعرف على شخص يملك وجهًا جميلا مثلها؟ |
El yazısını tanıyamadım. Çok basit yazım hataları yapmıştı. | TED | لم أتعرف على خط يده، فقد ارتكب أخطاء إملائية بسيطة. |
Kendimi hâlâ yirmilik bir delikanlı gibi görürken aynağa baktığımda karşımdaki moruğu tanıyamıyorum. | Open Subtitles | مازلت أفكر بنفسي وأنا بسن العشرين وبعدها أنظر بالمرآه ولا أتعرف على ذلك العجوز الذي يحدق بي |
Cesedini teşhis etmemi istiyorlar. | Open Subtitles | يريدوني أن أتعرف على الجثه |
Zehri teşhis etmeden bir şey diyemeyeceğim. | Open Subtitles | ؟ لن أعرف حتى أتعرف على السم |
Orada seni bul... cesedini teşhis et. | Open Subtitles | ثم أجدك، ثم أتعرف على جثتكِ |
Fakat insanlar, "İnsanları tanımıyorum. Hiçbir şekli oluşturamıyorum." | TED | ولكن في الواقع يقول المصابون، "أنا لا أتعرف على هؤلاء الأشخاص.لا أستطيع إيجاد أي روابط بهم." |
Hiçbirini tanımıyorum. | Open Subtitles | لا , أنا آسف لم أتعرف على أي منها |
Ama bu sembolleri tanımıyorum. | Open Subtitles | بالرغم من أنّني لا أتعرف على الرموز |
Kimseyle çıkmıyorum çünkü onları tanımaya hatta onlardan hoşlanmaya başladığımda, yatakta beni hayal kırıklığına uğratıyorlar. | Open Subtitles | لا أواعد بسبب كل ما يأتي بعد ذلك هو ان أتعرف على الشخص ربما أحب الشخص |
Kasabanın yeni şerifi olarak ana caddedeki esnafları tanımaya çalışıyorum. | Open Subtitles | بصفتي المأمور الجديّد في البلّده، إنيّ أحرص أن أتعرف على كل أصحاب المحلات الذين على شارع البلّده الرئيسي. |
Staj süreci boyunca, salondaki insanları tanımaya başladım, onlar ceza konusunda dahiler oldukları için değil fakat bize yardım etmek amacıyla geldikleri için ve biz onlara yardım etmeden geri gönderiyorduk. | TED | على مدى فترة التدريب، بدأت أتعرف على الناس في القاعة، ليس لأنهم كانوا العقول المدبرة للجريمة ولكن لأنهم كانو يأتون لنا لطلب المساعدة ونتركهم دون مساعدة. |
Sizin yüzünüzü o resimlerde çıkaramadım. | Open Subtitles | لم أتعرف على وجهك في هذه الصور. |
- Adını çıkaramadım. | Open Subtitles | لا أتعرف على الإسم. |
Pardon, sesinizi çıkaramadım. | Open Subtitles | معذرة لم أتعرف على صوتك |
Gecenin bir yarısı, zayiat listelerini kontrol etmenin dışında, o isimlerden birini tanımayayım diye dua ettim durdum. | Open Subtitles | ما عدا منتصف ...تلك الليلة عندما دققت في قوائم ...المصابين كنت أصلي لكي لا أتعرف على أي إسم منهم |
Elbette kazara. Seni insan formundayken tanıyamadım. | Open Subtitles | وذلك بالصدفة، فأنا لم أتعرف على شكلك البشري |
Aynada gördüğüm kişiyi, kendimi tanıyamıyorum. | Open Subtitles | وأرى نفسي في المرآة، ولا أتعرف على نفسي مطلقاً. |