Belki siz öyle yapıyorsunuz ama benim Geldiğim yerde biz sonuna kadar gideriz. | Open Subtitles | ربما هذا ما تقومون به نحن نحتفظ بأزواجنا في المكان الذي أتيت منه. |
Belki siz öyle yapıyorsunuz ama benim Geldiğim yerde biz sonuna kadar gideriz. | Open Subtitles | ربما هذا ما تقومون به نحن نحتفظ بأزواجنا في المكان الذي أتيت منه. |
geldiğin zaman kalmak için kendimize ufak bir kulübede bulabilirim. | Open Subtitles | من المكان الذي أتيت منه. ربما أجد لنا كوخ صغير. |
Arkanı dönüp... dönüp, geldiğin yere aynen geri dönmelisin. | Open Subtitles | عليك أن تستدر، استدر وعد للمكان الذي أتيت منه |
Nereden geldiğimi konuştuk ve iki farklı dünyayı. | Open Subtitles | تحدثنا عن المكان الذي أتيت منه وهن عالمينا. |
Ah... O zaman nereden geldiğimi anlamışsınızdır. | Open Subtitles | إذن فأنت تفهم المكان الذي أتيت منه |
Bak, nereden geldiysen geri dön evlat. | Open Subtitles | اياً كان المكان الذى أتيت منه فلتعودى |
Bunu yapar yapmaz, Geldiğim topluluğu onure etmeye ve onların hikayesini anlatmaya karar verir vermez şarkılar gürül gürül aktı. | TED | وحالما فعلت ذلك، عندما قررت أن أشرِّف المجتمع الذي أتيت منه وأحكي عن قصتهم، بدأت الأغاني تأتي سراعا وبغزارة. |
Geldiğim yerde sabahları kalkardık! | Open Subtitles | فى المكان الذى أتيت منه ، اننا نستيقظ فى الصباح |
Geldiğim yerde elle seçtiğimiz tek şey küçük sarı nergizlerdir. | Open Subtitles | في المكان الذي أتيت منه, كان الشيء الوحيد الذي ننتقيه هو أزهار النرجس البري الصفراء |
Benim Geldiğim yerde, çürük elmaları seçip domuzlara verirdik. | Open Subtitles | في المكان الذي أتيت منه, كنا ننتقي التفاح المتعفن من البراميل و من ثم نطعمهم للخنازير |
Senin geldiğin yerde... zebralar zebralarla ve leoparlar leoparlarla evlenir. | Open Subtitles | المكان الذي أتيت منه تَتزوّجُ الحمير الوحشية من الحمير الوحشية وتَتزوّجُ النمورَ من النمورَ |
Tamam, Şef, senin için geldiğin yere geri dönme zamanı. | Open Subtitles | حسناً يا رئيس .. حان وقت عودتك إلى المكان الذي أتيت منه |
Telefonda konuştuğum kişi-- - geldiğin yöne git ve buradan defol. | Open Subtitles | إرجعي من الطريق الذي أتيت منه وأخرجي من هنا |
Telefonda konuştuğum kişi-- - geldiğin yöne git ve buradan defol. | Open Subtitles | إرجعي من الطريق الذي أتيت منه وأخرجي من هنا |
Aşağıdayken nereden geldiğimi görünce... | Open Subtitles | إن وجودي بأسفل هناك... واكتشافي للمكان الذي أتيت منه هذا أصابني بخوف شديد أنها قد تعاني كما عانيت أنا |
Nasıl bir yerden geldiğimi gördün. | Open Subtitles | لقد رأيت ما أتيت منه |