Atticus'u kendi kendine sakso çekerken odaya girip bastigim ve onu korkuttugum zamani unutmusum. | Open Subtitles | لقد نسيت تلم المرة عندما دخلت على أتيكوس وكان يلعق قضيب نفسه وقد فاجئته |
Sadece senin küçük Atticus benimle gelse. | Open Subtitles | وضعت فقط الخاص بال أتيكوس في أمر صغير معي. |
Çok fazla şey yok ama bir çift Atticus Nevins diye birinin faturaları ödediğini söyledi. | Open Subtitles | لا يوجد الكثير هناك بالخارج ، لكن البعض من سمع عن الوظيفة قال أتيكوس نيفنز كان من يتولى الدفع |
Kabul etmek gerekir ki, hukuk okumaya başladığınızda, kulağınıza bir ses Atticus Finch'in ismini fısıldar. (Ç.N. : Atticus Finch, 'Bülbülü Öldürmek' kitabındaki erdemli avukatın adıdır.) | TED | اعترف أنك عندما تذهب لكلية الحقوق، يكون خافت ذلك الصوت الذي يهمس في أذنك: "أتيكوس فينش" |
Bülbülü Öldürmek' teki Atticus Finch. | Open Subtitles | أتيكوس فينتش من كتاب "تو كيل أموكينج بيرد" |
Ve ne ekleyeceğim biliyor musunuz, Bay Atticus Finch? | Open Subtitles | وأنت تعرف ماذا السيد أتيكوس فينش؟ |
Atticus Finch burada güzel bir konuşma yaptı ama bu küçük bir kaza multimilyonluk bir dava değil. | Open Subtitles | انا ارى بأن " أتيكوس فينش " يلقى خطاباً جيداً هنا * كاتب و محام * لكن هذه حادثة قيادة لا دعوى قضائية بملايين الدولارات |
Sence gerçek hayatta Atticus Finch gibi insanlar var mı? | Open Subtitles | تعتقد ان هناك شخصاً مثل (أتيكوس فينس) في الحياة الحقيقة؟ |
Aksi hâlde Aaron Sorkin Atticus ile... - ...çalışmayı dile getirdi. | Open Subtitles | وإلا, فإن (أرون سوركين) عبّر عن رغبته في العمل مع (أتيكوس) |
Çocuklar ev sahibinizle tanışın, Bay Atticus Hoye. | Open Subtitles | الرجال، وتلبية المضيف الخاص بك، السيد أتيكوس Hoye. |
Atticus ve diğerleri hakkında haklıydınız. | Open Subtitles | كنت على حق حول أتيكوس وأن الكثير. |
Atticus Finch'in "Bülbülü Öldürmek" romanıyla yapmış olduğu gibi insanlara yardım etmek istemişimdir. | Open Subtitles | لقد أردت أن أساعد الناس مثل أتيكوس فينش لم في رواية ملهمة، "لقتل الطائر المحاكي". |
Atticus Finch olmak istiyordun. | Open Subtitles | لقد أردت أن تصبح أتيكوس فينش. |
Galiba burada aslan var, Atticus. | Open Subtitles | "أعتقد أن الأسود هنا، يا "أتيكوس |
Erik, Atticus saklanın. Hadi Erik, buraya gel. | Open Subtitles | إيريك), (أتيكوس) اختبئا) - هيا لنختبيء هنا - |
Atticus, çıkış için yok yapıyorlar. | Open Subtitles | أتيكوس) إنهم يبنون طريقا) لنا لنخرج من هنا |
Kimbilir o gitar Atticus'un yeniden iyi müzik yapmasını sağlar belki de. | Open Subtitles | ومن يعلم؟ لربما يكون ذلك الغيتار (هو من يعيد (أتيكوس إلى صناعة بعض الموسيقى الجميلة مجدداً |
- Atticus senin hemencecik Air Force 69'a binmeni istiyor. | Open Subtitles | أتيكوس) يريدك على متن) طائرته الخاصة على الفور |
Atticus'un ortaçağ işkence aletleri koleksiyonu olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل تعرف ان (أتيكوس) يقتني أدوات التعذيب في القرون الوسطى؟ |
Beni Atticus'un üstüne sıçarken filme çekmek istiyor. İşte benim çizgim. | Open Subtitles | يريدني ان أصوّره و هو يتغوط على (أتيكوس) |
SAVUNMA İSTİHBARAT TEŞKİLATl 05188-2 NUMARALl RAPOR ATTlCUS ENSTİTÜSÜ | Open Subtitles | ملفات سرية وكالة الإستخبارات المركزية قسم الدفاع تقرير معهد أتيكوس |