Ama bana ne kadar mantıksızca bir şey olduğunu göstermeye devam ettin, sonunda da kanıtladın. | Open Subtitles | لكن عندما واصلت أن تريني ماهو الغير منطقي، ومن ثمّ أثبته |
Ama sana kanıtladım. | Open Subtitles | لكنني سوف أثبته لكِ |
Hiçbir şeyi kanıtlamama gerek yok. | Open Subtitles | أنا حقا لا يوجد لدي ما أثبته |
Biraz önce gösterdiğin gibi, korku daha etkili bir liderlik aracı, özellikle gizli şiddet tehlikesi içerenlere karşı. | Open Subtitles | الخوف، كما أنت للتو أثبته إلى الأن أداة القيادة الأكثر فاعلية خاصة ذلك الذي يضّم تهديد خفيّ للعنف |
Kanıtlayacak bir şeyim yok benim. | Open Subtitles | ليس لديّ ما أثبته. |
- Kanıtla. - kanıtlayacağım. | Open Subtitles | أثبته - أنا أقوم بهذا - |
Bunu sana kanıtlayabilirim. Bir daha araya girersen anlaşmamız bozulur. | Open Subtitles | هذا يمكنني أن أثبته لك تدخل ثانية و سألغي صفقتنا |
Onlara kanıtlama. Bana Kanıtla. | Open Subtitles | لا تثبته لهم أثبته لي |
- Bunu kanıtlamamı ister misin? | Open Subtitles | هل تُريدني أن أثبته لك ؟ |
Sen de bunu kanıtladın. | Open Subtitles | وكيف يجب أن أثبته الآن؟ |
ama her neyse kanıtladın zaten. | Open Subtitles | لكن مهما كان، لقد أثبته |
- Evet, kanıtladın. | Open Subtitles | -بل أثبته . |
İlk ben kanıtladım. | Open Subtitles | لقد أثبته أولاً |
Gerçek bir asker baskı altında ateş edebilir ki ben bunu Afganistan'da övgüler alarak kanıtladım. | Open Subtitles | الجندي الحقيقي يستطيع التصويب تحت الضغط، والذي أثبته بجدارة في (أفغانستان) |
Başka bir şey kanıtlamama gerek yok. | Open Subtitles | ليس لدي شيء آخر أثبته. |
Lütfen bunu kanıtlamama izin ver. | Open Subtitles | -أرجوك، دعني أثبته |
Bugün gösterdiğin tek şey kardeşini sevdiğindir. | Open Subtitles | كل ما أثبته اليوم هو أنك تحب أخيك |
Bugün gösterdiğin tek şey Roman, bir insan olduğundur. | Open Subtitles | كل ما أثبته اليوم يا سيد (رامون) هو أنك بشري |
- Kanıtlayacak bir şeyim yok. | Open Subtitles | -ليس لديّ ما أثبته |
- Kanıtlayacak bir şeyim yok. | Open Subtitles | -ليس لديّ ما أثبته |
İnşallah, bunu çok yakında kanıtlayacağım. | Open Subtitles | "ع امل ان أثبته لك قريباً" |
Bunu kanıtlayacağım. | Open Subtitles | سوف أثبته لك. |
Bana inanmadığını biliyorum ama sana kanıtlayabilirim. | Open Subtitles | انا اعرف بانك لا تصدقينى لكني يمكن أن أثبته لكي |
Artık bunu mahkemede kanıtlayabilirim. | Open Subtitles | الآن أنا يمكن أن أثبته في المحكمة. |