"أثق بكِ" - Traduction Arabe en Turc

• sana güveniyorum
• sana güvenmiyorum
• Sana güvenmek
• Sana güvendiğimi
• sana güvenmeyi
• sana güvenmemem
• Sana güvenebilir
• Sana güvenmediğimden
• güvenebilirim
• sana güvenmem
• sana güvenmeliyim
• Sana güvenebileceğimi

Her ne için olursa olsun, sana güveniyorum ve işimde ve hayatımda hakkında bunu söyleyebileceğim pek fazla insan yok.
لأي سبب، أثق بكِ ثقة عمياء، ولا أجد أشخاصا عدّة لأقول لهم هذا، سواء بالعمل، أو حياتي

sana güveniyorum ve ikinizin arasında bir şeyler olduğunu düşünerek de kesin ve kat'i suretle hata ettim.
أنا أثق بكِ,وكنت مخطيء تماماً بالكامل لأظن أنه قد يكون هنالك شيئاً يحدث

sana güvenmiyorum. Bana gelip yardımımı istedeğinde ilk aklıma gelen şey;
أنا لا أثق بكِ, لكن عندما جئتِ طالبة مساعدتي

Sana güvenmek istiyorum, ama bunları yeniden kullanma riskini göze alamayız.
أريد أن أثق بكِ ولكن لايجب أن نخاطر باستخدامكِ للبطاقة مجددا

Ve gün içinde olanların dışında biliyorsun, sana güveniyorum.
وبغض النظر عما حدث اليوم فأنا أثق بكِ كما تعلمين

sen bana güvenmezsen bunu asla başaramayız biliyorum.biliyorum ve sana güveniyorum.
فنحن لن نصل إلى مبتغانا , إن كنت لا تثق بي أعلم , أعلم وأنا أثق بكِ

Diğerleri duymasın ama ekiptekiler içinde en çok sana güveniyorum.
لا تنشري هذا ولكن أنا أثق بكِ لتقومي بعملٍ أفضل من أيّ شخص لأجل الفريق.

Korktuğumdan değil. sana güveniyorum.
ليس لأننى أعترض أو لأننى لا أثق بكِ ....

Gerçek şu ki, sana güveniyorum, senin kararlarına da güveniyorum.
الحقيقة هى أننى أثق بكِ أثق بحكمكِ

Şunu bilmeni istiyorum. sana güveniyorum.
أريدك أن تعرفي شيئاً أنا أثق بكِ

sana güvenmiyorum. Ayrıca tipim değilsin.
حتي لو كنت جذابه أنا لا أثق بكِ كما أنكِ لستِ من الطراز الذي يستهويني

Ne diyorsun sen? Artık sana güvenmiyorum, bu da her şeyi değiştirir.
أنا لا أثق بكِ بعد الآن، وهذا غيّر كل شئ

Çünkü, sebebini tahmin edersin ki sana güvenmiyorum.
أتعلمين، لأن الأمر المضحك في .ذلك، إنّي لا أثق بكِ

Sana güvenmek mi?
أثق بكِ؟ و الآن, لما أثق بكِ, بحق الجحيم؟

Gerçek şu ki Amelia, şu an Sana güvenmek için olduğundan fazla önemsiyorum seni.
الحقيقة اميليا . اني اهتم .. بكِ كثيراً لدرجة اني لا أثق بكِ الآن

Sana güvenmek için aklıma bir neden gelmiyor.
لا أستطيع التفكير في سبب يجعلني أثق بكِ.

Elena'yı almazsam zaten edeceksin. Sana güvendiğimi mi sanıyorsun?
أنتِ ستأتي بالجدران أرضاً لو لم آخذها معي، أتخالي أنـّي أثق بكِ ؟

- Sen Valentine'ın kızısın ben de sana güvenmeyi öğrendim ya.
أنت ابنة فلانتين وتعلمت أن أثق بكِ

sana güvenmemem gerektiğini söylerken haklıydın.
لقد كنتي محقة عندما قلتي أنني ينبغي ألا أثق بكِ

Bana gerçeği söyleyeceğin konusunda Sana güvenebilir miyim?
هل يمكنني أن أثق بكِ لتخبريني بالحقيقة ؟

Sana güvenmediğimden değil. Kararlarına güvenmediğimden.
الأمر ليس أنّي لا أثق بكِ أنا لا أثق بقراراتك

- Sana güvenebilirim çünkü sen Ambrosia'nın peşindesin.
أستطيع أن أثق بكِ لأنكِ تريدين طعام الآلهة

Şimdi sana güvenmem için hiçbir sebep yok.
الآن ليس لدي أي سبب كي أثق بكِ

Madem bana güvenmeni istiyorum öyleyse ben de sana güvenmeliyim.
لو أنّي أطلب منكِ أن تثقي بي، فلابدّ أن أثق بكِ.

Sana güvenebileceğimi bilmek her şeyi tamamıyla farklı düşünmeme neden oldu.
تعلمين بأنه يمكنني أن أثق بكِ تجعليني أفكر في كل شيء بشكل مختلف تمامًا.