Hayır Yunanistan'da Metropolis Kilisesinden aldım. ...ve Athos dağındaki Agion Oros'da Hacı olurken kullandım. | Open Subtitles | لا، لقد اشتريتها من اليونان عندما زرت أنا والمطران جبل أثوس |
Nereye gideceğimizi bilmesi için Athos'u beklesek iyi olacak. | Open Subtitles | أعتقد أنه يجب علينا إنتظار أثوس لنخبره أين نحن ذاهبون |
Athos bana Grimaud ve annesi ile, ona olanları söyledi | Open Subtitles | .... أخبرني أثوس عن غريمو وأمه،ال أشياء التي حدثت لها |
Sylvie Athos'a onu başka yere götürdüğümüzü söylemeliyim. | Open Subtitles | سيلفي، أنا بحاجة لإخبار أثوس أننا نقلناه |
Aramizda nihai bir hesaplasma olacagi konusunda seni uyarmistim Asos. | Open Subtitles | أحذرك َ "أثوس", أنه سيكون هناك تصفية حساب نهائي بيننا. |
Binbaşı Sheppard'ın Athosya'dan getirdiği Wraith kolundan alınmış hücrelerle. | Open Subtitles | إستعمالت خلايا من ذراع الريث التي جلبها ميجور شيبارد من أثوس. |
Athos ve D'Artagnan'ın onu at arabasına bindirdiğini gördüm. | Open Subtitles | رأيت أثوس ودارتانيان يضعانه في عربة سريعة |
Athos önemli bir görevi yerine getirmek için izin alıyor sadece. | Open Subtitles | سيأخذ أثوس إجازة من أجل إنجاز مهمة ذات أهمية كبيرة. |
Athos'u öldürmen konusunda benim açımdan bir sorun yok. | Open Subtitles | -بالعكس لا مشكله عندي لو أنك قتلت "أثوس" لكن |
Emile Bonnaire ben Kral'ın Siâhşörleri'nden Athos. | Open Subtitles | اميل بونيار, أنا أثوس من فرسان الملك. |
Athos aramıza hiçbir şeyin giremeyeceğine söz ver. | Open Subtitles | أثوس... أقسم لي بأنه لا شي سوف يأتي بيننا |
Athos, bu adamlara ne olacak? | Open Subtitles | أثوس,ماذا سيحدث لهؤلاء الرجال؟ |
Alacakaranlıkta Athos ve arkadaşları ölmüş olacak. | Open Subtitles | قبل الغسق أثوس وأصدقائه سيموتون |
Athos kayıp. Atı sürücüsüz geldi. | Open Subtitles | أثوس مفقود،حصانه عاد بدون راكب |
Sana daha erken söyleyebilirdim ama Athos bana yemin ettirdi. | Open Subtitles | كنت سأقول لك قريبا لكن أثوس جعلني أعده |
Athos dönene kadar bekleyebilirim. | Open Subtitles | أستطيع الإنتظار إلى غاية رجوع أثوس |
Athos, ne yazık ki kabul edemem. | Open Subtitles | أثوس أخشى أنه لا يمكنني القبول |
Çabuk, Athos'u bulmalıyız. | Open Subtitles | بسرعة, علينا إيجاد أثوس |
Athos, iki gün önce ağır yaralandı. | Open Subtitles | كان أثوس مصابا بشدة منذ يومين |
Athos'u bulmam gerekiyor. | Open Subtitles | أنا بحاجة لإيجاد أثوس |
- Niye Asos'la kavga etti? | Open Subtitles | لماذا تشاجر مع "أثوس"؟ |
Hâlâ geri dönme söylentisi var, onlara Wraithlerin Athosya'yı direnişimize karşı intikam almak için kavurduğunu söylemiş olsam bile. | Open Subtitles | ما زالوا يتحدثون عن العودة رغم أنني أخبرتهم أن الـ(رايث) أحرقوا (أثوس) تمامًا انتقامًا لمقاومتنا |