"أجل القضية" - Traduction Arabe en Turc

• dava için
• Davamız için
• amaç için
• Dava uğruna

Kaçak bir cüce olsun ya da olmasın bir daha asla bir dava için üçüncü kat camından atlamayacağım.
لكن عفريت مارق ام لا هذه اخر مرة سأقفز من نافذة الطابق الثالث من أجل القضية.

dava için hepimizi birleştirdi.
وأبعد من ذلك، ليجعلنا نتشارك سويًا من أجل القضية.

Bu dava için ölecek adamlara, kadınlara ihtiyacım var.
أحتاج الرجال و النساء الذين سوف يموتون من أجل القضية

Bayanlar, Konfederasyon, asil Davamız için mücevher bağışlamanızı istiyor.
إن الإتحاد يدعو النساء للتبرع بمجوهراتهن من أجل القضية النبيلة

Davamız için küçük düşmekten memnunum. Elbette, baksanıza.
إسمعوا ، أنا سعيدة لإحراج نفسي من أجل القضية

Hala iyi bir amaç için savaşmak istiyor.
ما زال يحارب من أجل القضية الجيدة

- Dava uğruna burada neleri feda etmemiz gerekti biliyor musunuz? - Feda etmek mi?
أتعلم بما ضحينّا من أجل القضية هنا؟

Bana dönmen ne kadar güzel oldu, tam da yanımda, dava için sana ihtiyacım varken...
كم م الرائع ,عودتك إليِ عندما إحتجتكِ بشدة بجانبي,لتقاتلي ...من أجل القضية

Şimdilik, savaş devam ediyor. dava için.
أما الآن، ستستمر المعركة من أجل "القضية"

Bu dava için hayatımızı ortaya koyduk!
! لقد خاطرنا بحياتنا من أجل القضية

dava için şirketinizin izleyeceği stratejiyi öğrendim.
نسخت خطة الشركة من أجل القضية

dava için.
إنه من أجل القضية

dava için.
من أجل "القضية"

Benimkini de alabilirsiniz, Davamız için.
بإمكانك أخذ خاتمي أيضاً من أجل القضية

Hayatlarını Davamız için feda ettiler
انهم ضحوا بحياتهم من أجل القضية

Davamız için yalancı şahitlik etmek istedi.
عرض أن يكذب من أجل القضية

Davamız için yaptığınız fedakarlık.
تضحياتك من أجل القضية

Davamız için!
من أجل القضية !

Ve ne de bir amaç için dans ediyor.
ولا الرقص من أجل القضية

Ama unutmayın ki ben amaç için burayadım.
لكن تذكر أنا هنا من أجل القضية...

Dava uğruna seninle yatabilirim.
سأضاجعك من أجل القضية