O lanet kaltağın onlardan biri olduğunu anlamalıydım. | Open Subtitles | أنا كان يَجِبُ أَنْ اعرفُ ان الكلبة المجنونة كَانتْ أحدهمَ. |
Yok ama kasabaya karışmanın, dedikodu yapmanın ve insanlara onlardan biri olmada ne kadar ciddi olduğunu göstermenin, bir iki hasta kapmanın en iyi yolu budur. | Open Subtitles | هو أفضل مكانِ لإلتِصاق به والثرثرة، ورؤية الناسَ في هذه البلدةِ أنت جدّية أنْ تكُونَي أحدهمَ |
Tüm dünyada sadece beş hava bükücü kaldı ve kardeşiniz onlardan biri değil. | Open Subtitles | هناك خمسة مسخر هواء وحيد في كامل العالمِ، وأَخّوكَ لَيسَ أحدهمَ. |
Bir keresinde bir tanesini bulmuştum. | Open Subtitles | أنا عَمِلتُ في أحدهمَ كان يسيئُ الى نجمُ دعارةِ أخر مرّة |
Bir tanesini aşağıda ok ve yayla zımbaladım. | Open Subtitles | طعنت أحدهمَ في الطابق السفلي بقوس وسهم |
Hemen fark ettim ki, onlardan biri değilsen... hiçbir şey değilsin. | Open Subtitles | انه يَأْخذْ مدة كافيه ليدرك بانك لَسْتَ أحدهمَ... لَسْتَ شئِ. |
Ama vampir arkadaşın onlardan biri değil. | Open Subtitles | لكن مصّاصَ دمائكَ صديقِ لَيسَ أحدهمَ. |
onlardan biri olmayı tercih ederim. | Open Subtitles | أنا أُفضّلُ أَنْ أكون أحدهمَ. |
onlardan biri olacağım. | Open Subtitles | سَوف أكُونُ أحدهمَ. |
Kolaylıkla onlardan biri olabilir. | Open Subtitles | lt يُمْكِنُ أَنْ يَكُونَ أحدهمَ بسهولة. |
Burası onlardan biri değil. | Open Subtitles | هذا لَيسَ أحدهمَ. |
Bir tanesini serbest bırakacağım. | Open Subtitles | أنا سَأُحرّرُ أحدهمَ. |