Beni içeri tıkan kirli polislerden biri olacağı hiç aklıma gelmedi. | Open Subtitles | لم أتوقع أن يكون أحد رجال الشرطة القذرين الذي أعتقلني |
Bundan önce çalıştığım merkezdeki polislerden biri aradı. | Open Subtitles | أحد رجال الشرطة في مدينتي القديمة |
- polislerden biri Bay Roat mu? | Open Subtitles | هل السيد "روت" أحد رجال الشرطة ؟ |
Dün, feribotta Bir polis memuru ile tanıştım. | Open Subtitles | ألتقيت بالأمس أحد رجال الشرطة على متن العبّارة |
Bir polis... Cochrane'i öldürdü. Ben zor kaçtım, efendim. | Open Subtitles | أحد رجال الشرطة قتل كوشران بصعوبة استطعت الفرار |
Sen bütün arkadaşlarımı içeri tıkan o polislerden birisin. Şarkılarımı yaktın. | Open Subtitles | أنت أحد رجال الشرطة الذين سجنوا كل أصدقائي و أحرقوا أغنياتي |
Sen bütün arkadaşlarımı içeri tıkan o polislerden birisin. Şarkılarımı yaktın. | Open Subtitles | أنت أحد رجال الشرطة الذين سجنوا كل أصدقائي و أحرقوا أغنياتي |
Ellen'ın araştırdığı yolsuz polislerden biri olmalı. | Open Subtitles | لابدّ أنّه أحد رجال الشرطة القذرين الذين كانت تُحقق (إلين) بأمرهم. |
Daha iyi Bir polis olsaydım bilirdim. | Open Subtitles | إذا كان أحد رجال الشرطة على نحو أفضل ، أود أن يكون على علم |
Bir polis orada ölürken sen hiçbir şey yapmadan oturuyorsun. | Open Subtitles | ماذا ستفعل عندما يعرفون بأنّك كنت مكتوف الأيدي بينما أحد رجال الشرطة يموت في الميدان؟ |