ayakkabılarım tam ona göre, değil mi Leydi Hazretleri? | Open Subtitles | الأ تعتقدي أنه يلائم أحذيتي بصورة جيدة، سيادتك؟ |
Bunlar benim ayakkabılarım değil! | Open Subtitles | هذه ليست أحذيتي يجب أن تذهب بهم للبيت المجاور |
- ayakkabılarım nerede anne? | Open Subtitles | لاكى,أنت فوضى تسير على قدمين أين أحذيتي يا أمي ؟ |
Giysi dolabını ya da çekmeceleri karıştırmalarını istemiyorum,Ayakkabılarımı denemelerini de istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريدهم أن ينظروا للخزانة أو يفتحوا الأدراج أو يجربوا أحذيتي |
bu giysiler.. sonsuza kadar giyeceğimi bilsem, muhtemelen botlarımı değiştirirdim. | Open Subtitles | وهذه الملابس التي لو كنتُ أعلم بانني سأرتديها للأبد لكنتُ قدْ غيرتُ أحذيتي |
ayakkabı dolabımdan daha küçük bir hücredeydim. | Open Subtitles | لقد كنت حبيساً داخل زنزانة أصغر من خزانة أحذيتي |
Ve bu sabah kalktığımda gördüm ki bütün ayakkabılarımın içindeki tabanlıkları çalmış! | Open Subtitles | لذا عندما استيقظت هذا الصباح كان قد سرق كل الفرش الداخلي من أحذيتي |
Hayır, bunlar benim ayakkabılarım değil. İçeri girmek için ödünç almak zorunda kaldım. | Open Subtitles | أووه, لا, هذه ليست أحذيتي كان علي أن أستعيرهم لأدخل |
- Spor ayakkabılarım aşağıda mı? | Open Subtitles | سوف أتأخر ، هل أحذيتي الرياضيه في الدور السفلي ؟ |
ayakkabılarım olmadan daha hafif olur sanmıştım. | Open Subtitles | ظننت بأنها ستكون أخف بدون أن تكون أحذيتي بداخلها |
ayakkabılarım olmadan daha hafif olur sanmıştım. | Open Subtitles | ظننت بأنها ستكون أخف بدون أن تكون أحذيتي بداخلها |
Cheerio lütfen. ayakkabılarım hep uyumludur. | Open Subtitles | أيتها المشجعة رجاءً , أحذيتي دائماً تتناسب. |
Neden ayakkabılarım bir konuşma konusu? | Open Subtitles | لماذا تكون أحذيتي موضوع للحديث؟ |
Şu adamı tanıyorum, artık tenis Ayakkabılarımı indirimli alıyorum. | Open Subtitles | أعرف رجلٌ ما سأحصل على تخفيض على كل أحذيتي الآن |
Şeyy, müziğim ve kendi Ayakkabılarımı yapmam. Güzel, değil mi? | Open Subtitles | حسنا، موسيقاي وصنع أحذيتي الخاصة جميل ها؟ |
Ayakkabılarımı düzenleyecektim. | Open Subtitles | ماذا تفعل هذا الويك إند؟ كنت سأقوم بترتيب أحذيتي |
- Hayır, botlarımı aldı. - Şimdi, bu bir utanç değil mi? | Open Subtitles | لا هو أخذ أحذيتي - الآن ألا يكون ذلك عار - |
Saçlarım ve geniş spor ayakkabı koleksiyonum yüzünden. | Open Subtitles | أنه الشعر ومجموعة أحذيتي الرياضية |
Yeni başlayanlar için, ayakkabılarımın yerini değiştirdin. | Open Subtitles | , حسناً , بداية أنتِ نقلتِ أحذيتي |
- Bak, bunlar bantlı sandaletlerim... ve bunlar da Botlarım. | Open Subtitles | انظر , هذه مجموعة صنادلي وهذه أحذيتي العالية |
Benim ayakkabım 60,000 dolar eder. | Open Subtitles | أحذيتي تساوي 60 الف دولار |
Küpelerim ve yüksek topuklu ayakkabılarımla nasıl gösteriş yaptığını görmeliydin. | Open Subtitles | كان يجب أن تشاهديه و هو يرتدي قرطيّ و أحذيتي ذات الكعب العال |
Santa'nın kızağı ve onun tüm sırları, burada, benim buzlu botlarımın altında. | Open Subtitles | مزلجة "سانتا" وكل أسرارها أسفل أحذيتي الجليدية |
Kuvveti azametli bir miğferim hız çizmelerim ve heyecan artarsa diye astım ilacım var. | Open Subtitles | أحضرت خوذتي للعبة "لوردلي مايت" و أحذيتي السريعة و إن أصبحت الأمور أكثر تشويقاً مستنشق الربو الخاص بي |
çizmelerimi ve yüzme şortumu alabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك استعارة أحذيتي الخاصة يمكنك استعارة عدة السباحة خاصتي |
Suratıma işeyecek ve ayakkabılarıma ölü şeyler saklayacak. | Open Subtitles | سيتبوّل في وجهي فقط ويخفي أشياء ميتة في أحذيتي. |
Benden etkilendiğini sanıyordum, ayakkabılarımdan değil. | Open Subtitles | اعتقدت أنّه كان مُنجذب إليّ. وليس إلى أحذيتي. |