-Ve tahmin edeyim. -Konuşmayı yarın Rallide yapacaksın. | Open Subtitles | دعني أحرز انت ستلهي الناس بالأجتماع غدا حتى لا يسمع احد عن المعارضة |
Dur tahmin edeyim, duruşmayı kontrol altında tutmayı yarın yarış zamanı yapacaksın? | Open Subtitles | دعني أحرز انت ستلهي الناس بالأجتماع غدا حتى لا يسمع احد عن المعارضة |
Dur, dur tahmin edeyim memur arkadaşınızın silahı sizi bu dürüst vatandaşa yöneltti. | Open Subtitles | لا ، لا ، إنتظر إنتظر ، دعني أحرز مطاردتك لمسدس زميلك الشرطي... قادتك إلى هذا المواطن |
Müthiş bir ilerleme kaydediyorum, fakat, görüyorsunuz, bir soyguncu arayacağımızı sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا أحرز تقدماً كبيراً لكن لا أعتقد أن علينا البحث عن سارق |
İş için çabaladığımı biliyorum, ama bence ilerleme kaydediyorum. | Open Subtitles | أعرف أنني أجاهد في هذه القطعة لكنني أحرز تقدماً الآن. |
Elli yıl boyunca atıcılık yaptı 59 yaşındayken Royals için attığı üç saha dışı top da dahil. | Open Subtitles | لقد كان مثال أبي الأعلى لقد أحرز 5 رميات وصد 3 في نهائيات آسيا لعام 1959 |
Özgür hissettiğim diğer yer de, futbol sahasında gol attıktan sonraki an. | TED | الحالة الثّانية التي أشعر فيها بالحريّة هي بعد أن أحرز هدفاً في ملعب كرة القدم. |
Dur tahmin edeyim, adamlarını da toplamak istiyorsun? | Open Subtitles | دعني أحرز ، تريد تغيير أفرادها |
tahmin et kim sanat okulundaki seçmelere girecek. | Open Subtitles | أحرز من قبل في أكادمية الريمو الرقص. |
tahmin edeyim: | Open Subtitles | دعيني أحرز لم يفي بكلمته بالاتفاق |
tahmin edeyim. Para gelmemiş. | Open Subtitles | دعني أحرز ، لم تكن هناك أيّ أموال |
Hey. tahmin et bakalım ayın satış temsilcisi kim oldu? | Open Subtitles | إحـزر مـن أحرز لقب بـائع الشهـر ؟ |
Çünkü orada sipariş verince "Hey tahmin edin bana ne oldu?" demiyorlar. | Open Subtitles | لأنه عندما تطلب واحدة هناك "لا يقولون "أحرز ما حصل لي |
Aylarca çırpındıktan sonra sonunda gelişme kaydediyorum ama. | Open Subtitles | لكن بعد شهور من المعاناة، أخيراً أحرز تقدم. |
Gerçek bir ilerleme kaydediyorum. Bu nedenle, düşündüm ki... | Open Subtitles | أنا أحرز تقدماً كبيراً لذلك فكرت |
Yadsınamaz bir ilerleme kaydediyorum. Belki de kelebeklerin kulağına sahibim. | Open Subtitles | أحرز تقدماً مهما، ربما لدي أذن فراشة |
Burada çok ciddi gelişmeler kaydediyorum. | Open Subtitles | أنا أحرز بعض التقدم الجيّد هنا |
Sonunda şu kağıtlar konusunda bir ilerleme kaydediyorum. | Open Subtitles | وأخيراً أحرز بعض التقدم مع الأوراق |
Dediğin gibi, gelişme kaydediyorum. | Open Subtitles | مثلما قلت، لقد كنتُ أحرز تقدّماً. |
Ona biraz görüş taktiği verdim ve oyunda iki muhteşem sayı yaptı. | Open Subtitles | لذا أعطيتة بعض تقنيات التصور ولاحقاً بالمباراة أحرز ركضتين كاملتين |
Wayne Gretzky'nin NHL'deki 20 yıllık kariyeri boyunca 894 gol attığını biliyor musun? | Open Subtitles | هل علمت خـلال مهنته ذات 20 عـام في أن أتش أل أحرز وين كريتزي 894 هدف، |
Ama o zamandan beri çok ilerleme katedildi, hem kendi laboratuvarımızda hem de dünya genelindeki laboratuvarlarda. | TED | ولكن منذ ذلك الحين، أحرز الكثير من التقدم، سواء في المختبر لدينا وفي مختبرات أخرى حول العالم. |
Hazır aramışken, Sam'in üzerinde bulduğumuz taşınabilir bellekteki şifrelenmiş dosyalar üzerinde bir gelişme kaydetmiş mi onu da kontrol et. | Open Subtitles | بينما تفعلين , تحققي إن كان أحرز أي تقدم في إختراق الرمز المشفر للفلاشة التي وجدناها مع سام |