"أخبرتني أنّك" - Traduction Arabe en Turc

• söylemiştin
• bana
• söyledi
• söyledin

Bu araziyi üstünde yaşamak için aldığını söylemiştin.
لقد أخبرتني أنّك اشتريت هذه الأرض للعيش عليها

Ölüm döşeğindeki çocuklarla ilgilendiğinizi söylemiştin.
لقد أخبرتني أنّك تهتمين بالأطفال الذين يحتضرون

Kendi halkını yok ettiğini söylemiştin bana. Ben sadece...
لقد أخبرتني أنّك قمت بمسح قومك أجمع لكننّي ..

bana geçmişte onun teklifini reddeden tek erkeğin sen olduğunu söyledi.
لقد أخبرتني أنّك الرجل الوحيد الذي رفض تمهيدها للجنس في الماضي.

Şu anda bunu yüzüme söylüyorsun bana ihanet ettiğini söyledikten sonra?
أتذكر هذا الآن بعدما أخبرتني أنّك خُنتني؟

bana bazı basın makalelerini aradığını söyledi.
إذن، لقد أخبرتني أنّك بحاجة إلى تغطية صحفية

Kaderimde fazlası olduğunu söyledin.
أخبرتني أنّك ظننتِ بأن قدري أكبر بكثير من هذا.

Ayrılığımız süresince kimseyle... görüşmediğini söylemiştin.
لقد أخبرتني أنّك لم تر أيّ شخص طوال فترة انفصالنا

Tutkulu ve sevimli bir şekilde bana aşık olduğunu söylemiştin.
بأسلوبك الأشدّ حنانًا وحبًّا أخبرتني أنّك مغرمة بي.

Hadi sana odaklanalım, Henry. bana hiç rüya görmediğini söylemiştin.
فلنتزم بكونك موضوع الحديث، (هنري)، لطالما أخبرتني أنّك لا تحلم

bana bunu hallettiğini söylemiştin. Halletmiştim.
لقد أخبرتني أنّك سوّيت تلك المسألة - هذا صحيح -

Kardeşini gördüğünü söylemiştin bir kez bana. Kaybolduktan sonra.
لقد أخبرتني أنّك قابلتَ شقيقكَ مرّة

Kuzey Kore silah anlaşmalarıyla ilgili her istihbaratı bana sızdıracağını söylemiştin.
أخبرتني أنّك كنت تسرّب أيّ معلومات كانت لديّك حول صفقات أسلحة الشمال!

Evet ama onu annen olarak istediğini söyledi ve ben de ona bu saçmalık dedim ama sonra onunla tanıştım ve hoşlandım ondan ve sana çok iyi bir anne olacağını düşündüm.
بلى, ولكنّها أخبرتني أنّك أردتها أن تملأ الفراغ الذي تشغله والدتك, ولكن أخبرتها أنّ ذلك سخيف لكن قابلتها بعد ذلك وفي الحقيقة, أعتقد أنّها ستكون أمّاً رائعة

Çünkü kız kardeşin senin bakir olduğunu söyledi.
لأنّ أختك أخبرتني أنّك بتول ماذا ؟

Gözlerime bakıp bana dava açacağını söyledin.
لقد نظرت إليّ مباشرة و أخبرتني أنّك ستقوم بمحاكمته