| Balayında sana ulaşamayacağımı söylemiştim, ama bana yalan söyledin. | Open Subtitles | لقد أخبرتُك أنني لَنْ أكُونَ قادرَ على الاتصال بك أثناء شهر عسلك لَكنَّك كَذبتَ علي |
| Sana komünyona katılamayacağımı söylemiştim... komünyona gitmeden önce günah çıkartmam gerekiyor... ve bunu yapamam. | Open Subtitles | لقد سَبقَ و أخبرتُك أنني لا يُمكنني أن أذهبَ للقُدَّاس لأنهُ قَبلَ أن أذهبَ للقُداس عليَّ أن أذهبَ للاعتراف و لا يُمكنني الاعتراف |
| İmzasını alacağımı söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتُك أنني سأحصل على توقيعه. |
| Yemeyi çok sevdiğimi söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتُك أنني أحبُ الأكل كثيراً |
| Sana onları buraya getirebileceğimi söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتُك أنني أستطيع إحضارهم إلى هنا |
| Sana iyi olduğumu söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتُك أنني بخير |
| - Onu karıştırmanı istemediğimi söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتُك أنني لا أريده أن يُشارك! |
| Sana, bulacağımı söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتُك أنني سأجده |
| Seni çok şımartacağımı söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتُك أنني سألبّي رغباتُكِ |