O çocuğun gözünü.. ..senin iyileştirdiğini söyledi. | Open Subtitles | الفتى المصاب بعينه، لقد أخبرنا أنكِ من قمتِ بمعالجته |
Hakemlerden biri, bize sponsor bulmaya çalıştığınızı söyledi. | Open Subtitles | -أحد الحكام أخبرنا أنكِ تبحثين لنا عن راعي. |
Karısını senin zehirlediğini söyledi. | Open Subtitles | حسناً ، لقد أخبرنا أنكِ سممتِ زوجته |
Peder TimTom bizi kıskandığını söyledi saçma sapan bir konuşmaydı. | Open Subtitles | المحترم (تيم توم) أخبرنا أنكِ غيرانة منا وهذا كلام إنفعالي وحسب |
Harold'ın polislerle konuştuğunu öğrendiğin an, onu öldürmesi için tuttuğunu söyledi. | Open Subtitles | (أخبرنا أنكِ دفعتِ له كي يقتل (هارولد عندما إكتشفتِ أنه كان يتحدث إلى الشرطة |
Charlie bana Budist olduğunu söyledi. | Open Subtitles | (تشارلي) أخبرنا أنكِ بوذية |