"أخبره ان" - Traduction Arabe en Turc

    • söyle
        
    • Ona
        
    • söylemiş
        
    -Dinle, Ona söyle, sana son kez iş saatinde izin veriyorum. -Tamam efendim. Open Subtitles أخبره ان هذه المرة الأخيرة ترحل بوسط العمل
    Ona söyle çatışmayı kessin ve adamlarını Kalu'nun kuzeyine yönlendirsin! Open Subtitles أخبره ان يقطع اتصاله ويحرك رجاله شمال سا لو أخبره انى لا ألعب أجعله يسحب رجاله من هودجيز الأن
    Aşağı in ve Ona kendisini becermesini söyle ve kardeşinden de özür dile. Open Subtitles أذهب للأسفل و أخبره ان يضاجع نفسه و أعتذر إلى أخيك
    Sanmam, yoksa bana telefon ederdi. Ona satmamasını söyleyin. Open Subtitles ـ أشك، كان سيتصل لو حدث هذا ـ أخبره ان لا يفعل.
    Arkadaşlarından biri bütün gerçek canavarların etrafa uyum sağlamaları kolay olduğu için Cadılar Bayramı'nda ortaya çıktıklarını söylemiş. Open Subtitles أحد اصدقائه أخبره ان عيد هالووين هو الوقت الوحيد عندما يمكن للوحوش الحقيقية ان يخرجوا لأن بوسعهم ان يندمجوا
    Doktor plasentanın kurbanın rahminden tamamen sıyrılıp alındığını söylemiş. Open Subtitles الطبيب أخبره ان المشيمة قد سرقت من رحم الضحية بالكامل
    Ona elektriğin kesildiğini ve tuvaletimin bozulduğunu söyle. Open Subtitles أخبره ان الكهرباء مقطوعة و مرحاضى مكسور ثانياً
    Ellerini başının arkasına koymasını yoksa onu vurmaktan mutluluk duyacağımı söyle. Open Subtitles أخبره ان يضع يديه خلف رأسه وإلا سأكون سعيدأ لأطلق عليه النار
    Ellerini başının üstüne koymasını yoksa vuracağımı söyle. Open Subtitles أخبره ان يضع يديه خلف رأسه وإلا سأطلق عليه النار
    Jax Teller ve çocuklarının doktorun yanında olduğunu söyle Ona. Open Subtitles أخبره ان جاكس تيلر و ابناءه برفقة الطبيبة
    İyi giderse, Ona bunun sabit fiyat olduğunu söyle. Open Subtitles اذا مشى الأمر بشكل جيد , أخبره ان لدينا بضاعة وفيرة
    söyle Ona, Lombino yeni satıcı ile alakalı hiçbirşey söylemedi. Open Subtitles أخبره ان (لومبينو) لم يقلّ أى شئ عن شخص جديد
    Ona devam etmesini söyle. Göz'ü alamayacak. Open Subtitles أخبره ان يدمرها فلن يحصل على العين
    Ona sakin olmasını söyleyin, çok gergin bana ateş edecek. Open Subtitles أخبره ان يلتزام بالهدوء انه متوتر جدا انه سيطلق علي النار انه يستعد
    Uzun Adam, onu bulmasını yoksa birinin öleceğini söylemiş. Open Subtitles قال ان الرجل الطويل أخبره ان يجده وان شخص ما سيموت
    Uyandığımda, Jason aradığını ve onu almamızı istediğini söyledi ama Jason beni uyandırmak istememiş o yüzden yürümek zorunda olduğunu söylemiş. Open Subtitles عندما إستيقظت كان هناك وقال اتصل ويريد توصيلة للمنزل لكن "جيسون" لم يرد إيقاظي لذا أخبره ان يعود مشياً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus