Yeni bir Adelie pengueni nesli kısa kutup ilkbaharına adım atıyor. | Open Subtitles | جيلٌ جديدٌ من بطاريق أديلي خطا قدماً نحو ربيع أنتاركتيكا القصير |
Adelie penguenleri hayret verici şekilde yılda 1.5 milyon ton kril tüketiyor. | Open Subtitles | وما يثير العجب هو استهلاك بطاريق أديلي مليون طنٍ ونصف المليون سنوياً |
Adelie penguenleri, birkaç hafta sonra kış gelmeden önce yavrularını tam yetişkinliğe eriştirmeliler. | Open Subtitles | يتعين ببطاريق أديلي تنشأة فراخهم نصف مكتملة النمو لسن الرشد قبل أن يضرب فصل الشتاء في غضون بضعة أسابيع |
Ve Adele'nin odasına girmiş... | Open Subtitles | فتوجه هذا الشاب لحجرة الطفلة أديلي |
Kendimi ateist olarak gördüm hep ama cennet varsa eminim ki Adele Stackhouse oranın başkanı gibi bir şeydir. | Open Subtitles | حسناً ، لطالما اعتبرت نفسي ملحدة لكن إن كانت هناك جنّة فأنا متأكدة تماماً "فإن "أديلي ستاكهاوس ستكون كالرئيسة هناك |
Deleland'e gidiyorum. Dostlarımı çağıracağım. | Open Subtitles | (سأذهب إلى (أديلي لاند وأحضر بعض الاصدقاء |
Çoğu Adelie çifti, her dönem sadece tek bir yavru yetiştirmeyi başarabilecek. | Open Subtitles | سينجح معظم أزواج أديلي في تربية فرخٍ واحدٍ كل موسم |
Kurtulan Adelie'ler Güney Okyanusu'na doğru sürükleniyorlar. | Open Subtitles | يُساق ما نجا من بطاريق أديلي منجرفاً إلى المحيط الجنوبي |
Adelie penguenleri, en güneyde yuva yapan penguenlerdir. | Open Subtitles | تُعشعش بطاريق أديلي جنوباً أبعد من أيّ بطريقٍ آخر |
Adelie'ler tüm yaşamlarını buza yakın geçirirler. | Open Subtitles | تقضي بطاريق أديلي معظم حياتها بجوار الجليد |
Ama görünüşe göre Adelie'ler yarımadadaki koşulları artık beğenmiyorlar. | Open Subtitles | لكن يبدو وأنّ بطاريق أديلي لا تجد الظروف في شبه الجزيرة تروقها بعد الآن |
17 yıl önce Antarktika'ya son gelişimde yarımada boyunca büyük Adelie kolonileri vardı. | Open Subtitles | قبل 17 عاماً عندما زرت أنتاركتيكا آخر مرة، كانت هناك مستمعراتٌ ضخمة من بطاريق أديلي على طول شبه جزيرة أنتاركتيكا |
Fakat Adelie penguenleri hareketlenmeye başladı. | Open Subtitles | لكن فعاليات بطريق أديلي تزداد سخونةً ولا ريب |
Adelie penguenleri açık okyanusta besleniyordu. | Open Subtitles | اعتادت بطاريق أديلي الترزّق من المحيط المفتوح |
Sonraki birkaç ay boyunca Antarktika'nın buzla örtülü olmayan çok az bölgesi beş milyon Adelie için yuva alanı olacak. | Open Subtitles | على مدار الشهور القادمة، أركان أنتاركتيكا القليلة الخالية من الجليد ستكون المسرح الذي ستُعشعش عليه بطاريق أديلي البالغ عددها 5 مليون |
Miğfer, İmparator, Gentoo. Adelie, Miğfer, İmparator, Gentoo. | Open Subtitles | \u200f"تشينستراب". "إمبرور". "جينتو". "أديلي". |
Ve bu yeterince kötü değilmiş gibi seks yaparken Adele dinlemekten hoşlanıyor gibi yapmak zorundayım! | Open Subtitles | وإن لم يكن هذا سيئ كفاية اريد ان اتظاهر انني اسمع أديلي" اثناء ممارسة الجنس" |
O, Adı Adele olan küçük, küçücük bir kız. | Open Subtitles | كانت طفلة صغيرة اسمها أديلي |
Tabi Adele bağırmamış. | Open Subtitles | وبالطبع لم تصرخ أديلي |
- Şef, Adele aradı. | Open Subtitles | -أيها الرئيس , (أديلي) أتصلت للتو |
- Deleland'e bir de geliyoruz. - Hayır, gelmiyorsunuz. | Open Subtitles | (سنذهب إلى (أديلي لاند - لا لن تذهبوا - |