"أدّعي" - Traduction Arabe en Turc

• iddia
• rol
• söyleyemem
• gibi davranamam

Ben de, bu sorunun zekânın fiziki yapısını anlamakla aynı soru olduğunu iddia ediyorum.
لذا إنني أدّعي أن هذا هو نفس التساؤل في فهم الطبيعة الفيزيائية للذكاء.

Onu mühendislik yaklaşımı olarak adlandırabiliriz, Ve mühendislik yaklaşımının alanımız içinde olduğunu iddia ediyorum.
بمنظور هندسي وأنا أدّعي الآن أن هذا المنظور قريب

Hayatımı tavernalarda kahraman olduğumu iddia ederek geçirdim.
لقدْ قضيتُ حياتي في حاناتٍ أدّعي بأنني بطل

Bu kadar şeyden sonra artık rol yapmadığımı anlamış olmalısın.
لقد قلت ذلك أمام الجميع فينغي أن يثبت بأنني لا أدّعي

Daha güçlü yarının yine senden daha üstün olmasına şaşırdığımı söyleyemem.
لا أدّعي التفاجؤ مِنْ تغلّب نصفك الأقوى عليكَ ثانيةً

...ve artık hiçbir şey olmamış gibi davranamam...
كنت أدّعي, و لا يمكنني أن أدّعي أن لا شيء حدث.

Şefkatli, hassas bir erkek olduğumu hiçbir zaman iddia etmedim G.
لم أدّعي قط أني رجل ذو حسّ إدراكي راقي يا (جي)

Yaptıklarımın hiçbirinin mantıklı olduğunu iddia etmiyorum.
لستُ أدّعي بأن أيّاً من هذا عقلانيّ.

...çünkü kimseye hak iddia etmem.
لأنني لا أدّعي ذلك

Yahudilerin kralı olduğumu hiç iddia etmedim.
لكن لم أدّعي اني ملك اليهود

Sana şunu söyleyeyim. Bernie'nin ne yapıp yapmadığını bildiğimi iddia etmiyorum.
سأخبركم أمراً، لا أدّعي معرفة ما فعله (بيرني) من عدمه

Ama Bloom'da bunalıma girerse bunun geldiğini görmediğimi iddia edemem.
ولكن لو اضطرب (بلوم) لا أستطيع أن أدّعي بأنني لم أعلم أن هذا سيحدث

Ne demek "iddia" mı ediyorum?
ماذا تقصد بـ"أدّعي"؟

Demelza, asla mükemmel olduğumu iddia etmedim.
-لم أدّعي المثالية ابداً

Demek istediğim, rol yapmadığıma inanmak çok mu zor?
أعني، أمن الصعب تصديق حقيقة أنني لا أدّعي ذلك؟

Erkek arkadaşın gibi rol yapmamı mı istiyorsun? Evet.
أتريدين منّي أن أدّعي أنني خليلكِ؟

Katkım olduğunu söyleyemem.
و أنا لا أستطيع أن أدّعي غير ذلك

Cavabı bulduğumu söyleyemem.
أنا لا أدّعي معرفة الإجابة

Ve hemşire işi de yardım ediyormuş gibi davranamam.
ولا أستـطيع أن أدّعي أن تـلك الممرضه ساعدت على حد السواء

- Burada yokmuşsun gibi davranamam. Bunu yapamam. - Yapmak zorundasın.
وأن أدّعي بأنك لست هنا لا أستطيع - يجب عليك فعل ذلك -