Yani olasılıktır ki, kollarını oldukça kısaydı... ve o, dik yürüdü. | Open Subtitles | لذا فمن المحتمل أن أذرعه كانت قصيرة نوعاً ما ويمشي بإستقامة |
Küçüldüğünde kollarını dışarı doğru uzatıp içe doğru çeken ve kendi etrafında dönen bir artistik patinajcı gibi dönüş hızını artırmış. | Open Subtitles | ..كلما تقلص يصبح مثل متزلج يدور حول نفسه تمتد أذرعه ثم يسحبها |
Hatırı sayılır ölçüde kollarını ve bacaklarını kullanabiliyor zihni tam anlamıyla hassas görünüyor. | Open Subtitles | ليس فقط أنه يستطيع استخدام أذرعه وساقيه , عقله يُظهر استجابة كاملة. |
ve ona baktığımda, kollarını vücudunun altına sakladı, küresel bir şekil aldı, ve iki beyaz çizgi ve çikolata kahvesine büründü. | TED | وعندما نظرت إليه, كنت قد بدأت الامس أذرعه من الاسفل ومن ثم رفعته على شكل دائري وتحول للون البني كلون الشوكولاته وبه خطان أبيضان |
Patron kollarını sıvadı, işe girişiyor. | Open Subtitles | ها هو الرئيس يُشمر عن أذرعه. |
(Gülüşmeler) Bu robotun saniyede yaklaşık üç metre hızla gittiğini görüyorsunuz, ki bu yürüyüş hızından fazla; kollarını, pençelerini ve uçuşunu yarım saniye zamanlamayla bu manevraya ulaşmak için koordine ediyor. | TED | (ضحك) إذًا يمكنكم رؤية هذا الربوت يطير بسرعة 3 م/ث، ( أسرع من الإنسان) منسقًا أذرعه ومخالبه، في رحلة بدقة زمنية متناهية لينجز المناورة. |