| Dinle, öyle acele gittiniz ki her şeyin iyi olduğundan emin olmak istedim. | Open Subtitles | لقد غادرتا في عجلة من أمركما أردتُ أن أتأكد أن كل شيء بخير |
| Bilmem, işte yanında hep bir arkadaşın olduğundan emin olmak istedim. | Open Subtitles | لا اعلم.. أردتُ أن أتأكد بأن لديك صديق للأبد. |
| Bilmem, işte yanında hep bir arkadaşın olduğundan emin olmak istedim. | Open Subtitles | لا اعلم.. أردتُ أن أتأكد بأن لديك صديق للأبد. |
| Tüm ihtiyaçlarınızın görüldüğünden emin olmak istedim. | Open Subtitles | أردتُ أن أتأكد أن كل احتياجاتكِ قد لُبيّت |
| Beni unutmadığından emin olmak istedim. | Open Subtitles | أردتُ أن أتأكد أنك لم تقم بنسياني |
| Sadece o küçük çocuğun bir yerlerde kaybolmadığından emin olmak istedim. | Open Subtitles | ... فقط أردتُ أن أتأكد من أن ذلك الفتى الصغير لم يتغير بمرور الزمن |
| Kai olmadan burada sorunsuzca yaşayabildiğinden emin olmak istedim. | Open Subtitles | وأنني أردتُ أن أتأكد أنكِ قادرة ."على العيش هنا بدون "كاي |
| Ciddi bir şey olduğundan emin olmak istedim. - Ya da belki de utandın? | Open Subtitles | أردتُ أن أتأكد بأن العلاقة جادّه |
| - Güvende olduğundan emin olmak istedim. | Open Subtitles | أردتُ أن أتأكد من أنكِ ستكونين بأمان |
| - Ödememi yapacağından emin olmak istedim. | Open Subtitles | أردتُ أن أتأكد بأنكِ ستدفعين لي |
| Sadece emin olmak istedim. | Open Subtitles | أردتُ أن أتأكد فحسب |
| Haberiniz olduğundan emin olmak istedim. Onun hâlâ ABD'ye gönderileceğinden de. | Open Subtitles | أردتُ أن أتأكد فحسب من أنّك تعلم، وهل مازالت ستنقل إلى (الولايات المتحدة)؟ |
| Aramızın iyi olduğundan emin olmak istedim. | Open Subtitles | و أردتُ أن أتأكد أنّك بخير |
| emin olmak istedim. | Open Subtitles | أردتُ أن أتأكد |