Benden sadece dükkânda ne haberler olduğunu mu duymak istedin? | Open Subtitles | أردت مني أن أقول لك ما هو الجديد في المحل,لذلك |
Oğlunu iyileştirmemi istedin, ama mutasyon hastalık değil. | Open Subtitles | لقد أردت مني أن أشفي إبنك، و لكن التحول ليس مرضا |
Hani şirin derecede tuhaf yerine ürkütücü derecede tuhaf olduğunda söylememi istemiştin ya? | Open Subtitles | أتذكر كيف أردت مني أن أخبرك بعندما تكون غريباً بشكل مخيف بدلاً من غريباً بشكل لطيف ؟ |
Piyasaya daha önce hiç çıkıp çıkmadığını öğrenmek istemiştin. | Open Subtitles | أردت مني أن أعلمك إن حدث و توفر في السوق |
Gelip bir bakmak istiyorsanız saatlere dışarıda arabadalar. | Open Subtitles | إنهم خارج السيارة إذا أردت مني ان أخرج ألق نظرة سريعة |
Ama isterseniz geldiğinizi söylerim. | Open Subtitles | لكني أستطيع أن أخبرها أنك كنت هنا إن أردت مني ذلك ؟ |
Yetişkin olmamı istiyorsan bana öyle davran. | Open Subtitles | إذا أردت مني أن أصبح ناضجة فعليك معاملتي على هذا الأساس |
Ama bunca sene boyunca öyle olduğunu düşünmemi istedin. | Open Subtitles | ولكن كل هذه السنوات، أردت مني أن افترض بأنها كانت. |
Han'ın divanına yaklaşmamı istedin, değil mi? | Open Subtitles | لقد أردت مني أن أقترب من بلاط الخان موافق؟ |
Bak, o odadan çıkmamı istedin şimdi buradayım ama beni burada da istemiyorsun. | Open Subtitles | انظر، لقد أردت مني الخروج من تلك الغرفة والآن بما أنني هنا لا تريد وجودي |
Telefon etmemi istedin. Telefon ettim. | Open Subtitles | . أردت مني اتصالاً فأجريتُ اتصالاً |
Merhaba. Niye gelmemi istedin? | Open Subtitles | مرحباً , لماذا أردت مني المجيء ؟ |
Bunu söylememi istedin, değil mi? | Open Subtitles | أردت مني أن أقول هذا، أليس كذلك؟ |
Sen benden, şu din adamı hakkında bilgi edinmemi istemiştin, Yusuf Qasim. | Open Subtitles | أردت مني بعض المعلومات حول كلارك ويوسف قاسم |
Bak, iş bulmamı istemiştin, buldum. | Open Subtitles | أردت مني البحث عن عمل و حصلت على عمل |
Sean, bilgisayar için çağrı geldiğinde sana haber vermemi istemiştin. | Open Subtitles | (أردت مني إخبارك عندما أتلقّى مكالمة عمل؟ |
Sizin için daha sonra başka izinler imzalamamı istiyorsanız büromdan çıkmanızı öneririm. | Open Subtitles | لو أردت مني توقيع مفكرت أخرى فأقترح أن تترك مقصورتي |
Burada çalışmayı düşünmemi istiyorsanız yarın öğleye kadar resmi bir teklif sunmak zorundasın. | Open Subtitles | عليك تقديم طلب رسمي قبل مساء الغد إذا أردت مني أن أفكر بالعمل لديكم |
- Eğer açmamı istiyorsanız rozet ya da kimliğinizi göstermeniz gerekecek. | Open Subtitles | إن أردت مني خلعها، عليّ أن أرى شارةً أو بطاقة شرطة أو شيء كهذا. |
Okumamı isterseniz, burada bir dolabım var. | Open Subtitles | الآن , اذا أردت مني قراءتها لدي 000 لو سمحت , خزانة هنا |
Okumamı isterseniz, günlüğünüzü oraya bırakın. | Open Subtitles | وبإمكانك ترك مذكرتك هنا اذا أردت مني قراءتها |
Eğer olmamı istiyorsan ve sen buna razıysan. | Open Subtitles | إذا أردت مني ذلك، وفقط إن أردتي |