Bu tahtaya yazı yazmak. gönderdiğimiz dosyanın bir önemi yok. | Open Subtitles | هذا الخشب الملعون كل المعلومات التى أرسلناها هى هراء, حسنا؟ |
Selam çocuklar. Haberler iyi. Öncelikle, size gönderdiğimiz tüm e-posta ve mesajları unutun. | Open Subtitles | مرحباً يا شباب ، بالأول يمكنكم تجاهل جميع الرسائل الإلكترونية التي أرسلناها لكم |
Ayrıca size gönderdiğimiz mektupların hiç birinden cevap da alamadık. | Open Subtitles | أنت لم ترد على أي من الخطابات التي أرسلناها أيضاً |
biz belediye başkanı ofisine onları gönderdik tamam, Bu iki adamı indirmek lazım. | Open Subtitles | الآن الآن، إهدأ أرسلناها إلى مكتب العمدة حسنا، سنأخذ هذين الرجلين |
Bu yüzden lise çağında, terapiste gönderdik, ve çoğu şeyi hatırlar oldu. Onu unutturana kadar çok zorluk çektik. | Open Subtitles | لذا فحينما كانتْ في المدرسة الثّانويّة، أرسلناها إلى طبيب، ولقد تذكّرتْ أشياءً كثيرة ظننّا أنّها قد نسيتها. |
dedi. Peki biz ne yaptık? Makaleyi editöre geri yolladık. | TED | لذا ما الذي فعلناه؟ أرسلناها مرة أخرى إلى المحرر. |
Sen şu başımızdan savmak için doğuya yolladığımız gazeteci değil misin? | Open Subtitles | ألست أنت التى أرسلناها إلى الشرق كى تخرج من رؤوسنا ؟ |
Arkadaşım Melissa ve ben oturduk ve birkaç arkadaşa ve meslektaşa gönderdiğimiz bir e-posta yazdık. | TED | لذلك جلست مع صديقتي ميليسا وكتبنا رسالة إلكترونية أرسلناها لعدة أصدقاء وزملاء في العمل. |
Eşinizin bir yıllık okul ücretini önceden ödediğini biliyorum ama size gönderdiğimiz yönetmelik kitapçığına baktıysanız, mazereti olmayan uzun süreli bir devamsızlık... söz konusuysa, yapmış olduğunuz ödeme yanmış sayılacaktır. | Open Subtitles | أعلم أن زوجك دفع رسوم العام كاملةً ولكن لو رجعت إلى صفحة 20 من القوانين واللوائح التي أرسلناها لك في كتيب اللوائح |
Size gönderdiğimiz tehdit mektubunu okuyabildiniz mi merak ediyorum. | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا ما قرأت الرسالة التحذيرية التي أرسلناها لك. |
Sana gönderdiğimiz bilgiler hoşuna gitti mi? | Open Subtitles | أردت أن أعلم , هل إستمتعت بالمعلومات التى أرسلناها إاليك |
Hayır, buraya gönderdiğimiz alglerden bir iz yok. | Open Subtitles | لا, أعنهى أنه لا يوجد أى دليل على الطحالب التى أرسلناها الى هنا |
Son gönderdiğimiz grup birkaç saat içinde görevini kötüye kullandı. | Open Subtitles | فآخر جماعة أرسلناها تأثرت خلال ساعات قليلة |
Geçen gün gemiden gönderdiğimiz mesajla insanlara saklandıkları yerlerden çıkmalarını söyledik. | Open Subtitles | الرسالة التي أرسلناها من السفينة قلنا للناس أن يخرجوا من مخابئهم منذ يومين |
Geçen hafta gönderdiğimiz bildirileri aldınız mı? | Open Subtitles | هل وصلتك المذكرات التي أرسلناها الأسبوع الماضي؟ |
Ardından, Tayvan'da büyük bir deprem oldu... ...ve biz bu kiliseyi bağışlamayı önerdik. Bu nedenle kiliseyi söktük. Gönüllü insanlar tarafından inşa edilmesi için oraya gönderdik. | TED | و من ثم في تايوان حدث زلزال كبير، فاقترحنا أن نتبرع بهذه الكنيسة، لذا قمنا بفكها و أرسلناها لهم و أعيد بناؤها بواسطة المتطوعين. |
O yüzden vasiyetnameyi bir zarfa koyup doğruca ona gönderdik. | Open Subtitles | لذا , قمنا بوضعها في ظرف و أرسلناها له "إنها بحوزة "تشارلز |
ve biz dedik ki yumurta çırpıcısının tüplerin ve geri kalan herşeyin fiziklerini yaptık ve bir dergiye yolladık | TED | وقلنا اننا نقوم بفيزياء مضارب البيض و التصفيف الذاتي للأنابيب و كل الأشياء المتبقية من هذا القبيل. أرسلناها الى مجلة. |
Aslında sana yolladığımız mektubun aynısını, herkese yolladık. | Open Subtitles | الرسالة التي بعثناها لك، أرسلناها للجميع |
Sen şu başımızdan savmak için doğuya yolladığımız gazeteci değil misin? | Open Subtitles | ألست أنت التى أرسلناها إلى الشرق كى تخرج من رؤوسنا ؟ |
Kendi arkadaşlarımıza gönderirsek Dworkin'in dışına çıkmaz. | Open Subtitles | أعلم أنها ليست كذلك إذا أرسلناها لأصحابنا سينشط في أوساطنا فقط |
Dinle, sana daha bu sabah gönderdiğimizi biliyorum ama Hitler için İkinci Bahar'ı okuma fırsatı buldun mu? | Open Subtitles | أعرف أننا أرسلناها لك هذاالصباح... لكن هل قرأت "ربيع هتلر"؟ قرأتها؟ |