Gerek yok. Karanlık güçlere bulaşmam yanlıştı. Şimdi anlıyorum. | Open Subtitles | كلا , كلا , إنه بخير , إنه كان خطأ أن أتدخل مع قوات الظلام , أنا أرى ذلك الآن |
Şimdiki kadar özgür olamam, bunu Şimdi anlıyorum. | Open Subtitles | , لا يمكنني أن أكون حراً هكذا أرى ذلك الآن |
Şimdiki kadar özgür olamam, bunu Şimdi anlıyorum. | Open Subtitles | , لا يمكنني أن أكون حراً هكذا أرى ذلك الآن |
- Ve Bunu şimdi görebiliyorum. | Open Subtitles | وأستطيع أن أرى ذلك الآن |
Şimdi anladım. | Open Subtitles | لا أرى ذلك الآن. |
Bunu şimdi görüyorum. | Open Subtitles | أرى ذلك الآن |
Bunu Şimdi anlıyorum. Bana büyüklük taslama, Mark! Tanrı aşkına! | Open Subtitles | ـ يمكنني أن أرى ذلك الآن ـ لا تناصرني، (مارك)ْ |
Düşüncesizlik ettim. Şimdi anlıyorum. | Open Subtitles | أنا كنت طائش، لكنى أرى ذلك الآن |
Şimdi anlıyorum, size söylemeliydim. | Open Subtitles | كان يجب أن أخبركم. أرى ذلك الآن. |
Bunu Şimdi anlıyorum ve bir gün sen de anlayacaksın. | Open Subtitles | إنّني أرى ذلك الآن و ذاتَ يوم ستراه أيضاً، لكن إلى حينه... |
Ve bunu Şimdi anlıyorum. | Open Subtitles | وأنا أرى ذلك الآن. |
- Bunu Şimdi anlıyorum. | Open Subtitles | أرى ذلك الآن |
Bunu Şimdi anlıyorum. | Open Subtitles | أرى ذلك الآن |
Bunu şimdi görebiliyorum. | Open Subtitles | اني أرى ذلك الآن |
Bunu şimdi görebiliyorum. | Open Subtitles | أنا أرى ذلك الآن |
Bunu şimdi görebiliyorum. | Open Subtitles | أستطيع أن أرى ذلك الآن |
Şimdi anladım. | Open Subtitles | لا أرى ذلك الآن. |
Bunu şimdi görüyorum. | Open Subtitles | أرى ذلك الآن. |