"أريده ان" - Traduction Arabe en Turc

• istemiyorum
• istemem

Tecavüz edilmek veya öldürülmek istemiyorum, tamam mı?
و لا أريده ان يتعرض للعنف أو القتل ,حسنا؟

Şüpheli buradan geçerse polisi görüp paniklemesini istemiyorum.
ان تصادف مرور الجاني فلا أريده ان يجزع من الوجود المكثف للشرطة

Arkada şamfıstığı olan bir adam gördüm, ve onun benden önce gitmesini istemiyorum.
رأيت رجلاً هناك معه فستق ولا أريده ان يسأله قبلي

Turnuvalarda dövüşmem çünkü bir adamla gerçekten dövüşeceğim zaman neler yapabileceğimi bilmesini istemem.
لا أحارب في البطولات عندما أقاتل رجل أقاتله لأمر حقيقي فلا أريده ان يعرف ما بإمكاني فعله

Bir köstebek varsa, peşinde olduğumuzu bilmesini istemiyorum.
اذا كان هناك جاسوس فلا أريده ان يعرف اننا نعرف بوجوده

Max'in bir şeyin hesabını vermesini istemiyorum, sadece hayatımı geri istiyorum.
لا أريده ان يدفع الثمن اريد ان استعيد حياتى

Acı çekmesini istemiyorum. Keşke onun yerine tüm acıyı ben çekseydim.
لا أريده ان يتألم اتمنى لو استيطع ان اتألم عنه

Ama dün gece eve getirdiğin adamı, etrafta istemiyorum.
لكن هذا الرجل الذي أحضرك للمنزل الليلة الماضية لا أريده ان يكون في الجوار

Zaten gittiğimi bilmesini istemiyorum.
لا أريده ان يعلم أنا ساغادر على ايه حال

Bilmesini istemiyorum.
لم أكن أريده ان يعرف كل ما يريده هو أن

Bu adamın zombi olmasını istemiyorum.
"انتظر ، انا لا أريده ان يموت في "البريكك

Bekle bir dakika. Onun bunu yapmasını istemiyorum.
أنتظر لحظة أنا لا أريده ان يفعل هذا

Beni bilmesini istemiyorum.
لا أريده ان يرانى لا أريده ان يعرف

Artık beni böyle görmesini istemiyorum.
لا أريده ان يراني بهذا الشكل بعد الآن

Hayır, sadece benden dolayı değişmesini istemiyorum.
أنا فقط لا أريده ان يتغير بسببي

ama daha ileri gitmesini istemiyorum.
لكني لا لا أريده ان يكون اكثر من هذا

Çünkü senin burada olduğunu bilmesini istemiyorum.
لأنني لا أريده ان يعلم أنك كنت هنا

Teo'nun işin içinde olduğumu düşünmesini hiç istemem.
لا أريده ان يعتقد بأنّني كنت على علاقة بذلك.

Evet. Cildim nazik. Haşlanmak istemem.
نعم ,جلدي حساس لا أريده ان يحترق

Kendi elyazımla olsun istemem.
لا أريده ان يكون بخطّ يدي