Burada olman rahatsızlık vermeni gerektirmiyor. Kes! | Open Subtitles | هذا لا يعني بأنك تسكن هنا لا يحق لك بأن تكون مصدر أزعاج |
Kardeşiniz iyileşene kadar burada kalmalısınız. - Size rahatsızlık vermek istemem. | Open Subtitles | ـ عليك البقاء معها حتى تشفى ـ لا أريد أن أسبب أى أزعاج |
En küçük bir rahatsızlık ölümüne yol açabilir. | Open Subtitles | أى أزعاج بأى شكل سيكون قاتل لها |
Yok bir şey. Geçici bir rahatsızlık. | Open Subtitles | لا، مجرّد أزعاج بسيط |
Jessica'yı rahatsız etmek istemedim ve kulübeye gidip uyuyakaldım. | Open Subtitles | لم أشأ أزعاج جيسيكا .. لذا ذهبتُ الى المختلى .. |
Hayır, hayır. Anneni rahatsız etmek istemiyorum, anlaştık mı? | Open Subtitles | لا, لا, لا أريد أزعاج والدتك, حسناً؟ |
- Dayınızı rahatsız etmek istemem. - Oh, Sanırım. | Open Subtitles | لم أكن أريد أزعاج خالك- أفترض هذا- |