Neden biz de Kiraz çiçeklerini taklit edip en güzel anımızda daldan düşmeyelim? Rüzgarda sürüklenerek. | Open Subtitles | لمَ لا نقلد أزهار الكرز وأن نسقط ونحن بقمة جمالنا؟ تحملنا الرياح |
Orada durup saygını gösterdiğinde, yukarı bakarsan Kiraz çiçeklerini görüyorsun. | Open Subtitles | إذا كنت واقفا هنا، دفع الجوانب الخاصة بك، كنت بحث عن... ... وسوف ترى أزهار الكرز. |
Kiraz çiçeklerini görüyoruz. | Open Subtitles | حصلت على أوراق أزهار الكرز |
Bahar ayında kiraz çiçekleri dökülür gibi Christy'nin dudaklarından yalanlar döküldü. | Open Subtitles | سقطت أكاذيب من شفاه كريستي مثل أزهار الكرز في فصل الربيع. |
Bu arada, kiraz çiçekleri düşüncen iyiydi. | Open Subtitles | -بالمناسبة، أحسنتِ بذكر أزهار الكرز |
Kiraz çiçeklerine bakınca anlaşılıyordu. | Open Subtitles | يمكنك أن تعرفي ذلك من أزهار الكرز |
Ben de. Kiraz çiçeklerine bayılırım. | Open Subtitles | وأنا ايضا، أحب أزهار الكرز |
Seneye, kirazların çiçek açışını yine birlikte izleriz, değil mi? | Open Subtitles | سيكون شيئاً رائعاً إذا تمكّنا من رؤية سقوط أزهار الكرز معاً بالعام القادم |
- Kiraz çiçeklerini görüyoruz. - Olamaz! | Open Subtitles | حصلت على أوراق أزهار الكرز |
Evet! Kiraz çiçeklerini görmeye gidelim! | Open Subtitles | لنرى أزهار الكرز! |
kiraz çiçekleri. Neye benzediklerini düşünüyordum. | Open Subtitles | أزهار الكرز كنت أفكر ماذا تشبه... |
kiraz çiçekleri... | Open Subtitles | تتفتح أزهار الكرز... |
kiraz çiçekleri. | Open Subtitles | "أزهار الكرز" |
Bir keresinde Kiraz çiçeklerine bakmaya Tidal Basin'e gitmiştik. | Open Subtitles | ذهبنا إلى (تايدل بيسن) ذات مرة للنظر إلى أزهار الكرز. |
"Bir gün, kirazların çiçek açışını birlikte izleyebileceğiz", hiç kuşku yok ki, ikimiz de, aynı şeyi düşünüyorduk. | Open Subtitles | تمنينا دون تردد، أنّه ذات يوم... أنّ نتمكّن من رؤية أزهار الكرز معاً مجدّداً... |