"أستطيع أن أراه" - Traduction Arabe en Turc

• görebiliyorum
• göremiyorum
• göremediğim

Eskimiş de ne olmuş. Bir zamanlar gerçek bir palto olduğunu görebiliyorum.
ما زلت أستطيع أن أراه وكأنه معطفا حقيقي وممتاز

Beni seviyorsun, bunu biliyorum. Gözlerinde görebiliyorum.
أن تحبينني , أأعرف ذلك و أستطيع أن أراه في عينيكِ

İçinde bir ışık var ve ben onu görebiliyorum.
هناك ضوء يشـُع منكِ, أستطيع أن أراه

- Ben göremiyorum onu.
لن يكون عيد الشكر إذا لم نراك - لا أستطيع أن أراه

Ama zaman kıtlığından göremediğim şey, aslında bilmek istediğim şeydi...
ولكنك لا تعرف .. أن ما لا أستطيع أن أراه هو ما أريد أن أعرفه

Buradan görebiliyorum. Çok güzel. Gerçekten çok güzel.
أستطيع أن أراه من هنا ، إنه جميلٌ جداً ، في الواقع جميلٌ جداً !

Evet, buradan onu görebiliyorum.
نعم, أنا أستطيع أن أراه بوضوح

- Buradan görebiliyorum.
أستطيع أن أراه من هنا.

Apaçık gözlerimle onu görebiliyorum.
أستطيع أن أراه بعيني اليقظة

Evet, görebiliyorum...
أستطيع أن أراه الآن.

Evet görebiliyorum ama Karen Bhave ile değil.
نعم, أستطيع أن أراه يحدث فقط ليس مع (كارين بيهيف)

görebiliyorum.
أستطيع أن أراه.

Buradan görebiliyorum.
أستطيع أن أراه من هنا

"Merhamet, görebiliyorum." Katilin yüzünden bahsediyordu.
"ميرسي)، أستطيع أن أراه)." هذا هو وجه القاتل.

Bu gerçekten büyük bir başarı. Her yerde görebiliyorum.
أستطيع أن أراه في كل مكان

Korkuyu açıkca görebiliyorum.
أنا أستطيع أن أراه واضحاً

Gözlerinde görebiliyorum.
أستطيع أن أراه في عينيك.

- Bu açıdan göremiyorum. - Tamamdır, ben görüyorum.
لا أستطيع أن أراه من هذه الزاوية - أظن انني أراه -

göremiyorum ama sesler komik geliyor.
لا أستطيع أن أراه لكنه يبدو مضحكا

Onu çok iyi göremiyorum.
لا أستطيع أن أراه جيداً

Şimdi de minibüsün arkasında göremediğim bir şeyler yapıyorlar.
الآن يفعلون شيئاً عند مؤخر السيارة لا أستطيع أن أراه