| Eğer beni dinlersen, sana bunu Açıklayabilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أشرح لك ذلك إذا أستمعتِ لى فقط |
| Bak, muhtemelen kızgınsın biliyorum ama Açıklayabilirim. | Open Subtitles | الآن ، انظر ، أنا أعلم انك ربما تكون مستاءآ ولكن أستطيع أن أشرح لك |
| Bak, Açıklayabilirim. Üzgünüm. | Open Subtitles | أنظر أستطيع أن أشرح لك أنا أسفة. |
| "Sandığın gibi değil." Ya da "Açıklayabilirim." | Open Subtitles | ذلك ليس ما تعتقده أو ... أستطيع أن أشرح لك |
| Şimdi Açıklayamam. Lütfen, soru sorma. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أشرح لك ذلك الآن أرجوك, بدون أسئلة |
| Benim bir yere gitmem lazım. Açıklayamam. | Open Subtitles | يجب أن أذهب إلى مكانٍ ما لا أستطيع أن أشرح لك |
| Açıklayabilirim. Şimdi... Bak aslında çok komik... | Open Subtitles | أستطيع أن أشرح لك ستضحك على ذلك |
| Tatlım, Açıklayabilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أشرح لك يا حلوة قلبي |
| Tamam, Açıklayabilirim. | Open Subtitles | لقد نجح الأمر حسنـًا، أستطيع أن أشرح لك |
| Açıklayabilirim! Lütfen dinle beni! Char! | Open Subtitles | أستطيع أن أشرح لك , أسمع لي , تشار! |
| Açıklayabilirim. Sadece sakin ol. | Open Subtitles | أستطيع أن أشرح لك ,فقط اهدأ |
| Jeffrey, Açıklayabilirim. | Open Subtitles | في برجك العاجي. (جيفري) ، أستطيع أن أشرح لك. |
| Açıklayabilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أشرح لك |
| Açıklayabilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أشرح لك. |
| - Açıklayabilirim. - Açıkla bakalım. | Open Subtitles | حسناً, لا أستطيع أن أشرح لك |
| Açıklayabilirim... | Open Subtitles | ...أستطيع أن أشرح لك |
| Dan, Ben... Ben üzgünüm. Ben-ben Açıklayabilirim. | Open Subtitles | دان ) أنا أسف , أستطيع أن أشرح لك) |
| Gerçekten Açıklayamam. | Open Subtitles | في الحقيقة لا أستطيع أن أشرح لك |
| O halde size Açıklayamam. | Open Subtitles | إذن أنا لا أستطيع أن أشرح لك |