Oğlunuzun bedenini geri getirebilirim, böylece ona yanlışlıkla verilmeyen cenaze törenini verebilirsiniz. | Open Subtitles | أستطيع إعادة إبنك لك حتى تتمكن من دفنه بطريقة مُلائمة والتي قد حُرم منها بشكل خاطيء |
Bedenini geri getirebilirim ama ruhu için garanti veremem. | Open Subtitles | ...أستطيع إعادة الجسد ولكن لا أضمن لك عودة الروح |
Tamara'yı geri getirebilirim. | Open Subtitles | أنا أستطيع إعادة تامارا |
İşte bu yüzden sen ve ben uyuşturucuları seviyoruz ve ayrıca bu sebepten dolayı tabloyu geri veremem. | Open Subtitles | ولهذا أنا وأنت نحب المخدرات ولهذا لا أستطيع إعادة اللوحة |
Sana kızını geri veremem. O halde seninle savaşımız var. | Open Subtitles | لا أستطيع إعادة ابنتك - إذاً سنذهب إلى الحرب - |
Üzgünüm, anlaşma anlaşmadır. Çocuğu sana geri veremem. | Open Subtitles | آسف، الاتّفاق ملزم لا أستطيع إعادة الفتى لك |
Sayo ve Ieyasu'yu geri getirebilirim! | Open Subtitles | قد أستطيع إعادة سايو وإياسي |
- Bende olmayan şeyi geri veremem. - Bulmanı öneririm o zaman. | Open Subtitles | لا أستطيع إعادة شيء ليس معي - خيرٌ لكِ أنْ تجديها إذاً - |
Rozetini öylece geri veremem. | Open Subtitles | لا أستطيع إعادة الشارة إليك هكذا |
Bu takımı geri veremem. Ted, karanlıkta parlıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع إعادة هذه البذلة، (تيد) ، إنني أضيء في الظلام |