Çiçekler yine büyüdüğünde bunu Ödünç alıp o herifin evine gidebilirim. | Open Subtitles | ربما يجب علي أن أستعيرها و أتوجه إلى بيت ذلك الشخص |
Sadece Ödünç almıştım. Bu yüzden geri getirdim. | Open Subtitles | كنت أستعيرها فحسب لهذا السبب أحضرتها ثانية |
Aklıma getirdin. Ödünç alabileceğim destekli sutyenin var mı? | Open Subtitles | بالمناسبة، ألديك حمالة ترفع الصدر كي أستعيرها منك؟ |
Arkadaşım Thomas...karşılaştık ve taşınırken kullanmamız için Ödünç verdi. | Open Subtitles | صديقي توماس , لقد رآني و أن عائدة و تركني أستعيرها كي نرحل |
Thomas diye bir arkadaşımdan. Taşınırken kullanmak için Ödünç verdi. | Open Subtitles | صديقي توماس , لقد رآني و أن عائدة و تركني أستعيرها كي نرحل |
Ama o zaman onu bir süreliğine geri Ödünç almak o kadar da mantıksız değil. | Open Subtitles | إذن فذلك سبب معقولاً . أن أستعيرها و أرجعها في فترة وجيزة |
O zaman, siz yemeğinizi yerken onu biraz Ödünç almama izin verin. | Open Subtitles | امممم إذن بينما يستمتع الجميع بوجبتهم دعوني أستعيرها لفترة |
Biliyorum, bunlar sizin fikirleriniz. Ben sadece Ödünç alıyorum. | Open Subtitles | انا أعرف بأن هذه أفكارك أنا فقط أستعيرها. |
Rehin bırakmak için Ödünç alıyorum ki nişan yüzüğümü geri alabileyim. | Open Subtitles | انا أستعيرها لأرهنها حتى استطيع استعادة خاتم الخطوبة. |
Kardeşimden margarita aletini Ödünç alırım böylece Meksika teması olmuş olur. | Open Subtitles | و اختي لديها ألة تصنع المشروبات ربما سوف سوف أستعيرها منها و يمكننا فعل حفلة بطبع مكسيكي |
Onu birkaç saatliğine Ödünç alabilir miyiz? | Open Subtitles | أن أستعيرها منكِ لـ بضع ساعات علينا أخذها الى وسط المدينه |
Kamerasını Ödünç alacağım. | Open Subtitles | هو لديه كاميرا إحترافية سوف أستعيرها منه |
Bir işim var. Ödünç alıyorum. | Open Subtitles | علي أن أقوم بشئ ويجب أن أستعيرها |
-Sadece Ödünç alıyorum ahbap. -Belki Ödünç verilmek istemiyor. | Open Subtitles | أنا أستعيرها فحسب يا صاحبي - ربما لا تود هي أن تستعيرها - |
Ödünç alabileceğim temiz çorabın kalmamıştı. | Open Subtitles | لقد نفذت جواربك التي أريد أن أستعيرها |
Ödünç alıyorum, rahat ol. | Open Subtitles | أنا أستعيرها فحسب، لذا استرخِ. |
Ödünç alabilirim demiştim. | Open Subtitles | وكنت آمل أنه يمكنني أن أستعيرها |
- Sadece Ödünç almıştım... - Saklamalıyız onu. | Open Subtitles | ... كنت أستعيرها فحسب علينا إخفائها |
Onu Ödünç almak zorunda kaldım. | Open Subtitles | كان علي أن أستعيرها. |