Saati bırak suçlu! | Open Subtitles | أسقط الساعة أيها المدان لسنا على قسائم التسوق |
Ben bu koca oğlandan bir şey yapmasını istediğimde yüzüne dönerim ve ağzındakini hemen şimdi bırak! | Open Subtitles | عندما أريده أن يفعل شيئاً أُريده أقف أمام وجهه وأقول أسقط هذه الآن، هل تسمعنى ؟ |
Bugüne kadar da düşüş henüz durmuş değil. Hala daha düşüyorum. | TED | و إلى حد اليوم لم يتوقف ذلك السقوط ؛ لازلت أسقط. |
at kılıcını , yoksa seni vurdurmak zorunda kalacağım. | Open Subtitles | أسقط سيفك أو لن يكون لدى اختيار اخر غير أن أطلق عليك النار |
- Onları düşürmüş olmalı ve karanlıkta bulamamıştır. | Open Subtitles | لابد أنه أسقط المفاتيح ولم يجدها في الظلام |
İndir o lanet silahı ve Memur Hale'yi bırak, hemen! | Open Subtitles | أسقط هذا السلاح اللعين! أنت تهدد ضابط ، أتركه الآن! |
Çatıdan Düşmeme engel olduğun için teşekkürler. | Open Subtitles | حسنا, شكرا لك لعدم تركي أسقط من السطح |
düşmeyeceğim! düşmeyeceğim! | Open Subtitles | لن أسقط ,لن أسقط |
Eşcinsel haberlerini bırak sana rehabilitasyondan ilk röportajı vereyim. | Open Subtitles | أسقط أمر الشذوذ ذاك وسأمنحك أول مقابله معه من مركز إعادة التأهيل |
Tamam. Motorsikleti bırak sonra arabama bin. - Kaldırın şunu üstümden! | Open Subtitles | حسناً ، أسقط الدراجة و أدخل الى سيارتي إرفعها عني ، إرفعها عني أنت مقبوض عليك يا تاتشر |
- Bam diye yere düşüyorum. - Canınız yanmıyor mu? | Open Subtitles | مما يجعلني أسقط في الأرض - هل هذا يؤلم ؟ |
Son derece güçsüz düşüyorum ve terliyorum, sonra üşüyorum, midem bulanıyor yorgun hissediyorum, karnım ağrıyor ve daha bir sürü şey. | Open Subtitles | فأنا أرتجف و أتعرّق بشدّة، و من ثم أشعر بالبرد و أسقط طريحة الفراش و أشعر بالإعياء وتؤلمني معدتي و جسدي بالكامل. |
at kılıcını, yoksa seni vurdurmak zorunda kalacağım. | Open Subtitles | أسقط سيفك أو لن يكون لدى اختيار اخر غير أن أطلق عليك النار |
at bıçağını ihtiyar. Her şey bitti. | Open Subtitles | أسقط السكين أيّها العجوز، لقد انتهى الأمر |
Sana söyledim. Adamlarımdan biri alyansını helaya düşürmüş. | Open Subtitles | لقد أخبرتك, احد رجالي أسقط خاتم زواجه عندما وضع يده في عضوه |
Ne... Sok iki kamyonu al! Birini indir, hazırız! | Open Subtitles | ماهذا.. أسقط تلك هناك، و سنكون جاهزينّ ما هذا بحق الجحيم؟ |
Düşmeme izin veremezsin. | Open Subtitles | ليس بمقدورك تركي أسقط.. |
Ben o çikolata gölüne düşmeyeceğim. | Open Subtitles | أنا لن أسقط في نهر الشوكولاتة |
Ailenin reisi olarak, şikayetimizi geri alabilecek durumda değilim. | Open Subtitles | كعميدللعائلةأنالست فىموقع .. يسمح لي أن أسقط اتهاماتي |
Hangarların bulunduğu bölüme doğru uçtu ve ilk bombayı bıraktı. | Open Subtitles | ثم أكمل طيرانه إلى حيث حظائر الطائرات حيث أسقط أول قنابله |
Sanki hayal edilebilecek en derin ve en karanlık çukura düşüyordum. | Open Subtitles | كما لو أنني أسقط .. في أعمق، وأظلم حفرة يمكن تخيّلها |
Her gecenin, her günün Tanrı'dan bir hediye olduğunu öğrenmek için... hasta düşmem gerektiğini görmek çok tuhaf. | Open Subtitles | إنّهُ لمن الغريب أن أسقط مريضة لأتعلّم أن آخذ كلّ يوم و كلّ ليلة .. كهدية من الربّ. |
Tatlım, o trapezden düşüp boynumu kırayım ki seni kırmak istemem. | Open Subtitles | يا عزيزي , أفضل أن أسقط من الأرجوحة وتكسر عنقي .. ـ على أن أجرح مشاعرك |
Ben Ryuk, o defteri düşüren Ölüm Meleği. | Open Subtitles | أنا ريوك الشينيجامي الذي أسقط هذه المذكرة |
Aslında, Sayın General Boelcke sadece 8 uçak düşürdü. Buna karşın ben iki mislini düşürdüm. | Open Subtitles | صحيح سيدي، فقد أسقط هو 8 طائرات وأنا أسقطت الضعف |
Biri yardım etsin! düştüm, kalkamıyorum. İmdat! | Open Subtitles | أي أحد انني أسقط ولا أستطيع القيام, النجدة |