Onlar için üzülüyorum dostum. Sahiplerine kavuşmak için eve gidiyorlar. | Open Subtitles | يارجل، أشعر بالآسى على حالهم عليهم الجري للمنزل لملاكهم |
Çok tatlı bir çocuk. Onun için üzülüyorum. | Open Subtitles | إنه فتى لطيف أنا أشعر بالآسى من أجله |
Bu şekilde düşünen biri varsa onun için üzülüyorum doğrusu. | Open Subtitles | وأي شخصٍ يظنهُ كذلك أشعر بالآسى عليكَ |
Belki bana düşmez ama size acıyorum. | Open Subtitles | ربما ستقول بأنه ليس من شأني ولكني أشعر بالآسى |
Bak, sana acıyorum, tamam mı? | Open Subtitles | إستمع ، إنني أشعر بالآسى من أجلك ، حسناً ؟ |
Onun için üzülüyordum, tüm bu Katherine olayları onu değiştirmiştir diye umuyordum. | Open Subtitles | -كنتُ أشعر بالآسى حياله . كنتُ آمل أنّ أمر كاثرين قدّ يغير منه .. |
Tamam, bu bir yalandı ve bu nedenle kendimi çok kötü hissediyorum! Kendimden nefret ediyorum! | Open Subtitles | حسنٌ, تلك كانت كذبة, أنا أشعر بالآسى حيالها, أنا أكره نفسي |
Annem için çok üzülüyorum! | Open Subtitles | أشعر بالآسى الشديد ! على والدتي |
- Sizin için üzülüyorum. - Öyle mi? | Open Subtitles | ـ أشعر بالآسى نحوك ـ حقاً؟ |
Senin için üzülüyorum. | Open Subtitles | أشعر بالآسى من أجلكَ |
Senin için üzülüyorum. | Open Subtitles | أشعر بالآسى من أجلكَ |
Çocukları için üzülüyorum. | Open Subtitles | أشعر بالآسى لأولادهم . |
Andy için üzülüyorum. | Open Subtitles | أشعر بالآسى حول (أندى). |
Ona acıyorum. | Open Subtitles | أشعر بالآسى من أجله |
acıyorum neredeyse. | Open Subtitles | بالكاد أشعر بالآسى حياله. |
Sana acıyorum baba. | Open Subtitles | أشعر بالآسى نحوك، يا أبي. |
Sanırım kendim için üzülüyordum. | Open Subtitles | أظن أني كنت أشعر بالآسى لحالي |
Dün biraz yorulduğun için kendimi kötü hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بالآسى لأنك كنت تشعر بالممل بالأمس |