Özür dilerim, parmaklarımın arasından kaydı. Her şey parmaklarımın arasından kayıp gidiyor. | Open Subtitles | آسف ، إنها إنزلقت من أصابعي فقط كل شيء ينزلق عبر أصابعي |
parmaklarımın hepsi uyuşmuş, fermuarımı açamıyorum. | Open Subtitles | جميع أصابعي مُخدرة لا أستطيع فتح السوستة |
- Kürek, saç, parmak izlerim, kan. - Ve benzin. | Open Subtitles | المجرفة و الشعر و بصمات أصابعي و قليل من الدم |
Senin yerinde olsam parmak izlerimi yok edip polisi arardım. | Open Subtitles | لو كنت مكانك لمسحت بصمات أصابعي وخططت لمكالمتي إلى الشرطة |
O bizi çevreleyen dünyayı anlar ve bana fısıldar veya parmaklarıma bir titreşim gönderir. | TED | فهي تفهم العالم المحيط بنا ثم تهمس لي بصوت أو ترسل بذبذبات إلى أصابعي. |
İki elimi de kullanabilirim, kiriş hareketleri yapabilirim, ve istersem 10 parmağımı aynı anda kullanabilirim. | TED | يمكنهم استخدام كلتا يدي ، يمكنني تحريكها كالأوتار استطيع أن أتحرك يمينا إلى الأعلى وأن استخدام أصابعي العشرة إذا أردت |
Cool görünüşümü bozmadan bu şeyi parmaklarımdan temizlemenin bir yolu var mı ? | Open Subtitles | هل هناك أي طريقة لإزالتها عن أصابعي بسرعة قبل تشويه منظري الخارجي |
parmaklarımın ucundan tuzlu suyun tadına bakmıştım. | Open Subtitles | وبعدها تذوقت المياه المالح من على أصابعي |
Burnunu parmaklarımın arasına koy da... sana kolumu nasıl kullanabildiğimi göstereyim. | Open Subtitles | ضع أنفك بين أصابعي فاعرف كم أستطيع أن أستخدم ذراعي |
Vietnam'a savaşa gitmiştim. Ayak parmaklarımın tırnaklarını çektiler. | Open Subtitles | لقد كنت في الجيش كما تعلم لقد قامو بقطع أصابعي |
Ya da bazen, kanlarının ellerime bulaşmasının, parmaklarımın arasından akışının nasıl olacağını düşünüyorum. | Open Subtitles | أو أحياناً أفكر في الشعور بدمهم في يدايّ و الشعور . به يتدفق خلال أصابعي |
Daha çekmiyorum bile, parmaklarımın ucuyla hafifçe itiyorum. | Open Subtitles | أنا اكاد ان لا أكون أدفعه فقط ألامسه بأطراف أصابعي |
Belki sana kimin kıçına parmak sokmadığımı söylemek daha kolay olurdu. | Open Subtitles | قد يكون أسهل إن أخبرتك من لم ادخل أصابعي في مؤخرته |
Gece veya gündüz olsun bunu parmak hesabıyla yapabiliyorum. | TED | أستطيع حساب ذلك باستخدام أصابعي في أي وقت، ليلاً أو نهاراً |
Tüm enerjiyi toplayıp vücudumdan geçerek parmak ucumdan çıktığını hissediyordum. | TED | كنت أستجمع كل هذه الطاقة وأشعر بها تتدفق عبر جسدي وتخرج من أطراف أصابعي. |
Ama hala sayabiliyorsunuz herhalde! parmaklarıma bak. | Open Subtitles | لكن ما زال بإمكانك العد إنه سهل أنظر إلى أصابعي |
Ama hala sayabiliyorsunuz herhalde! parmaklarıma bak. | Open Subtitles | لكن ما زال بإمكانك العد إنه سهل أنظر إلى أصابعي |
Ellerime savaşmayı öğreten parmaklarıma dövüş yeteneği veren, Tanrı adına! | Open Subtitles | باركنى يا ربى يا قوّتي التى علمت يداى كيف تحارب و أصابعي كيف تقاتل |
parmağımı şaklattığım an, idam sehpasına dönersiniz. | Open Subtitles | بفرقعة من أصابعي , يمكنك ان تعودي على الحاجز حيث وجدتك |
parmağımı şıklattığımda dostum, tam bir çapkın olacak | Open Subtitles | عندما أفرقع أصابعي يا صديقي سوف تصبح فنّان مُغازلة |
parmaklarımdan aşağı yeşil bir diş ipi sarkıyordu. | Open Subtitles | هناك خيط أخضر تتدلى من بين أصابعي |
- Parmaklarımı koklasan bi' kanka. | Open Subtitles | - رجل، رائحة أصابعي. - فصيل عبد الواحد، كنت مريضة، رجل. |
Adımı, başkanı, kaç Parmağım olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أنا مستيقظة و أعرف أسمي و من الرئيس و كم عدد أصابعي |
ayak parmaklarımı 15 yaşımdan beri hissetmiyorum. | Open Subtitles | أصابعي مخدرة منذ حفلة عيد ميلادي الخامس عشر |
O yaşlı kadınlardan birinin daha başını yıkarsam parmaklarım düşecek. | Open Subtitles | إذا قمت بتصفيف شعر عجوز أخرى أظن أن أصابعي ستتساقط |
Harika, o zaman parmaklarımla kapatayım kulaklarımı, bu mu planın? | Open Subtitles | هذا رائع اذا وضع أصابعي على أذني، هي خطتك ؟ |