Ama tamamen yabancı biriyle arkadaş olmanın daha kolay olduğunu düşünmeye başladım. | Open Subtitles | لكن الآن أدرك أنه من الأسهل أن أصادق غريباً تماماً إذاً استمع لهذا الغريب: |
Bak onlarla sadece arkadaş olmak istemiştim. Beni aralarına almalarını. | Open Subtitles | لقد كنت أريد فقط أن أصادق هؤلاء الشباب أردتهم أن يتقبّلوننى |
25 yıllık meslek hayatımda hiçbir hastayla arkadaş olmadım! | Open Subtitles | طوال خمسة وعشرون سنة في المهنة لم أصادق مريض واحد |
Yok. Ama pezevenkleriyle arkadaş olmaya çalıştım. | Open Subtitles | لا علاقة لي بهن إلا أنني حاولت أن أصادق قوادهن |
Cidden çok gergindim çünkü daha önce hiç kız arkadaşım olmamıştı ve bir yanlış yapmadığımdan emin olmak istemiştim. | Open Subtitles | كنت متوتر جداً لأنني لم أصادق فتاة من قبل وكنت أرغب في التأكد أني لم أفعل شيء خاطئ |
Genelde, bir erkekle arkadaş olduğum zaman, ona asıldığımı sanır. | Open Subtitles | عادة، عندما أصادق رجلا يَعتقدُ أننى أتثاقل عليه. |
Kendi yaşıma uygun arkadaş bulmalıyım sen de kendi yaşına uygun arkadaş bulmalısın. | Open Subtitles | يجب أن أصادق أناساً في مثل عمري وأنت يجب أن تصادق أناساً في مثل عمرك |
Kimseyle bir dönemden fazla arkadaş olmadım. | Open Subtitles | و لم أصادق أي أحد هنا لأكثر من فصل دراسي واحد |
arkadaş edinmek benim için kolay değil. ama sen benim için öyleydin. Bir arkadaş. | Open Subtitles | ،ليس من السهل عليّ أن أصادق شخص ما لكنّك كنت بالنسبة لي صديق |
Herkesle arkadaş olmaya çalışırım, fakat beni ciddiye almadığınızda öfkelenirim. | Open Subtitles | أحاول أن أصادق كل الناس، لكني أكره ألا يأخذوني على محمل الجد |
Hayır, ben sevdiğim biriyle asla arkadaş olmam. | Open Subtitles | لا، أنا لا أصادق من أقع في حبّهم. |
Kavun kafalı salak erkek arkadaşınla arkadaş olmak istemiyorum. | Open Subtitles | "لا أريد أن أصادق حبيبك الغبي ذو الرأس التي تشبه البطيخة" |
Ailem zenci bir çocukla arkadaş olmamı istemiyor. | Open Subtitles | والداي لا يريدونني أن أصادق صبي أسود. |
Yani, ateşli insanlarla arkadaş olmaya iznim yok mu? | Open Subtitles | أعني، أنني لم أعد أصادق أشخاص مثيرون |
Eski eşime şeyini sokan herifle bir türlü arkadaş olamamıştım. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أصادق رجل "يضاجع" زوجتي السابقة |
Bunların hepsini bilmek zorunda değilsin. Önemli değil. Seni anlayaman arkadaşları terk etmen ve yeni arkadaş edinmen lazım. | Open Subtitles | أنت لست بحاجة لمعرفة كل هذه التفاهات. عليك اتخلص من الأصدقاء الذين لست بحاجة إليهم أنا لم أصادق شخصا منذ زمن طويل... |
Senden hoşlanıyorum Danny ama kimse bana kiminle arkadaş olacağımı söyleyemez. | Open Subtitles | انا معجبة بك يا (دانى)،لكن لا أحد يقول لي من أصادق |
Cenaze evinde niye bir arkadaş edinmiyorlar cesedi yakıyorlar? | Open Subtitles | ...لماذا لا أصادق أحداً ما من دار الجنازات و أحرق الجثة؟ |
Tam beş gündür oradayım ve tek bir arkadaşım bile yok. | Open Subtitles | لقد كنت هناك خمسة أيام كاملة و لم أصادق أحداَ |
Dostum, buradaki herkes benim arkadaşım. | Open Subtitles | أنا أصادق الجميع هنا يا أخي |
Dostum, buradaki herkes benim arkadaşım. | Open Subtitles | أنا أصادق الجميع هنا يا أخي |