"أصدقها" - Traduction Arabe en Turc

• inanıyorum
• inanmadım
• inanmak
• inanmamıştım
• inanmıyorum
• inanamıyorum
• inandım
• inandığım
• inanayım
• inandığımı
• yutmuyorum

Senin bir pislik olduğunu söylüyor. Ona inanıyorum, ama seni de seviyorum.
،إنها تقول أنك كذاب، وبصراحة أنا أصدقها وأحبك أيضاً

Saçmalık olduğunu düşündüğünü ve inanmadığını biliyorum ama ben inanıyorum.
أعرف أنك تعتقد أنها أحاسيس غبيه وأنك لا تصدقها ولكنى أصدقها

Ona inanmak istemedim ve ilk başta inanmadım.
لم أكن أريد أن أصدقها وفي البداية، لم أفعل

Neyse. Ona inanmamıştım. Ama artık inanıyorum.
على العموم، لم أصدقها سابقا لكني أصدقها الآن

Ben inanmıyorum buna pek de fazla
إنهم من أمروها بقتل أصحاب المتجر أنا لا أصدقها و لماذا تصدقها أنت؟

Bir yıl önce birbirimize kalp şeklinde kolyeler almıştık, şimdi benimki gitmiş. Ona inanamıyorum.
كلانا اشترا قلادة على شكل قلب مذ عام تقريبًا، وقلادتي اختفت، لا أصدقها

Seninle olmak istemediğini söylemiş, ben de ona inanıyorum.
قالت أنها لم تعد تريد البقاء معك و أنا أصدقها

Annesi kalbinde, onun böyle bir şey yapmayacağını biliyor. Ve ben de ona inanıyorum.
كانت تعلم من قبلها انه لم يفعل أنا أصدقها

ve bunu kiliseden hırsızlık yaptığının ilk sefer olmadığını anlattığında ona inanıyorum
و أنا أصدقها عندما قالت أن هذه ليست أول مرة تسرق من الكنيسة

İçmediklerini söyledi, ben de kızıma inanıyorum suç da diğer sürücününmüş.
هى تقول أنهم لم يكونوا يشربون وأنا أصدقها وهذه كانت غلطة السائق الأخر

- Pekala yaptı ama. - Ben ona inanıyorum.
لقد فعلتها بالتأكيد انا أصدقها

Bakın, o şeye bir an bile inanmadım ve bu serviste yıllardır insan beynini araştırıyorum.
و لكننى لا أصدقها للحظه لأنه للحقيقه فإن عملنا و ما نفعله هنا هو رسم خرائط و تصوير المخ البشرى لسنوات

Annem de hep böyle söyler. Aslına bakarsan ona hiç inanmadım.
هذا ما تقوله أمّي دائماً أنا لم أصدقها أبداً

O zamanlar bazı dedikodular duymuştum ama inanmadım.
بالعودة للماضي سمعت همسات لكنني لم أصدقها

Sonra da zamanı harcamış olmamak için, onlara inanmak istiyorum.
ولأني لا أريد أن أضيع وقتي، أريد أن أصدقها

Mazeret üretmiyorum. Buna inanmak istemiyorum. - Gerçekten mi?
أنا لا أختلق الأعذار أنا أرفض أن أصدقها حقاً؟

Gwen, bana sizlerden bahsetmişti ama ben ona inanmamıştım.
أخبرتني جوين عنكم لكنني لم أصدقها

Yapamayacağımı söyledi ama ona inanmıyorum.
حسنا , هي تقول أنني لا أستطيع ولكن لا أصدقها

Kendini öldürdüğüne inanamıyorum.
أنا لم أصدقها بأنها قتلت نفسها

Beni bağlayıp ölüme terk ettikten sonra ona inandım.
بعد أن صعقتني وتركتني لأموت أنا أصدقها

Ve bir de bu kız var, herkesden daha çok inandığım.
ومن شخص آخر ، فتاة والتي أصدقها أكثر من أي شخص

Öyle bir söyle ki gerçekten üzüldüğüne inanayım.
أقصد قلها بطريقة تناسبني لكي أصدقها هيا أنا آسف

İlginç bir teori. Pek inandığımı söyleyemem ama.
،هذه نظرية مثيرة للإهتمام ولكن لا أظنني أصدقها

İnsanlar, hep ilişkiye son noktayı koymaktan söz ederler; ama ben bunu yutmuyorum.
أتعلم "الناس يتحدثون عن "الخاتمة لاكن أنا لا أصدقها