Bu saçmalıklara inanmıyorum ben. Bana göre ölmüşsen... | Open Subtitles | أنا لا أصدقُ أيّ من هذا أعتقد عندما يموت الشخص |
İnanmıyorum. Şimdi onun tarafında mısın? | Open Subtitles | .لا أصدقُ ذلك أأنتَ بصفهِ الآن؟ |
Polisin düşündüğüne ben inanmıyorum. | Open Subtitles | لا أصدقُ مايظنونه الشرطة |
Sana o şiiri gösterdiğime inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدقُ بأنني سمحتُ لكِ برؤية تلك القصيدة. |
Dün gece fırsatım varken eve gitmediğime inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدقُ أنني لم أذهب إلى البيت الليلة الماضية عندما سنحت لي الفرصة |
Allahaısmarladık hediyesi olarak kafandaki kılları devamlı yağlı tutmak için al sana sprey formunda "Tereyağı Olmadığına İnanamıyorum." | Open Subtitles | كهدية وداع تفضل هذه قنينة رذاذ مِن أنا لا أصدقُ أنه زبدة لكي تبقي على هذا الرأس ملئ بالزبدة و منعش. |
- ...bir şeyler alayım diyecektim. - Sana inanmıyorum. | Open Subtitles | -انا لا أصدقُ ما تقولينه |
İnanmıyorum. | Open Subtitles | لا أصدقُ هذا |
İnanmıyorum. | Open Subtitles | لا أصدقُ هذا |
Buna inanmıyorum. | Open Subtitles | لا أصدقُ ذلك |
Hala yangına koşmama inanamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا زلتُ لا أصدقُ بأني عُدتُ الى النارِ كذلك. |
- Bunu yapamam. Bunu hakkettiğine inanamıyorum. Anlaşmam böyle değildi. | Open Subtitles | لا أصدقُ بأنهُ يسحق ذلك، ليس ما اتفقنا عليه |
Kızımızın porno yıldızı olduğuna inanamıyorum! | Open Subtitles | يا إلهي لا أصدقُ بأنَ إبنتنا نجمةُ أفلامٍ إباحية |
Bu şeyin hala benden çıktığına inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدقُ كيف أنني اخرجتُ هذا الشئ مِن رحمي |
- İşin buraya geldiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | .لا أصدقُ أن الأمر آل لهذه الحال أجل، حسنًا .صدقي ذلك |
Hala hem böyle görünen hem de kitap okuyabilen biriyle çıktığına inanamıyorum. | Open Subtitles | مازلتُ لا أصدقُ أنكِ تواعدين شخص يبدو هكذا ويمكنهُ القراءة |