"أصطاد" - Traduction Arabe en Turc

• balık
• avlarım
• avlanmıyorum
• ava
• avlamaya
• yakalamak
• yakalardım
• avlıyordum
• avlayacağım
• avlanıyorduk
• Avlanıyordum
• balığa
• avlanmam
• avlanarak
• avlanmadım

Sen daha dünyada yokken, ben bu sularda balık avlıyordum.
أنا أصطاد في هذه المياه من قبل أن تولد أنت

10 farklı eyalette balık avlamama rağmen onu hiç görmedim.
أنا لم أراه أبداً و أنا أصطاد فى عشر ولايات

Yaylı tüfeğimle avlanmadığımda kılıç balığı avlarım ben.
أنا لست صيادا تقليديا أنا أصطاد السمك بالرمح

Ben... Evet eskiden avlanırdım, artık avlanmıyorum.
حسناً، أعني، أجل، كنتُ أصطاد بالسابق لكنني لم أعد كذلك

Sadece bir kaç gün önce... burada balık tuttuğumu düşününce tüylerim ürperiyor.
. هذا يشعرني بالرُعب لقد كُنت أصطاد هنا . منُذ عدة أيام

İzinde balık tutarken ufak bir kaza geçirdim, efendim.
لقد حدثت لى حادثة صغيرة وأنا أصطاد يا سيدى

Oh, tabii. Buralarda hep balık tutarım. Evet, birkaç numaram vardır.
أوه، اجل، أنا أصطاد في الحي طوال الوقت، أجل ، أعرف شيئاُ او اثنين

Ben dün gece düşünüyordum da 10 yaşımdayken, babam bana nasıl balık tutulacağını öğretmişti.
كنت.. أفكــر الليلة فــي عندمــا كنت في العــاشرة علمنـي أبي كيف أصطاد السمك

balık tutuyordum ve yemin edebilirim ki seni çıplak olarak ağaçların arasında gördüm.
لقد كنت أصطاد ويمكنني بالكاد أقسم رأيتك تجري عارياً ما بين الأشجار

balık tutarım. Ev yapıyorum. Son zamanlarda golfe takılıyorum.
أصطاد السمك, وأبني منزلاً ومؤخراً بدأت ألعب الجولف

Ben uçak avlarım; hareket edemeyen şeyleri değil!
أنا فقط أصطاد الطائرات وليس أشياء لا تستطيع الحركة

Artık avlanmıyorum.
أنا لم أعد أصطاد. وجدت شيئًا. آنذاك

Siz burada olmasaydınız, yanımda tüfeğim, onunla ava gitmiş olacaktım.
لكنت أصطاد معه الآن لولا حضوركم هنا ولكنت مصوّباً بندقيتي

Bir çift iyi teriyerle sıçan avlamaya bayılırım.
حسنا ، أن أحب أن أصطاد الفئران بالكلاب.

Kiranı ve faturalarını ödeyebilecek kadar zaten kazanıyoruz ve büyük bir balığı yatırımcımız olarak yakalamak üzereyim.
نحن نجني مالاً كفاية بالفعل لأن ندفع ثمن الإيجار وفواتيريك وأنا على وشك أن أصطاد سمكة كبيرة كمستثمرنا

Meryem'e her dua edişimde, balık yakalardım.
و كل مرة أتلوها أصطاد سمكة

Tüm çocuklarını tek tek avlayacağım.
سوف أصطاد أبناءك الواحد تلو الآخر

Daha önce açamadığım için üzgünüm. Ketch ile avlanıyorduk.
آسفة أنني لم أستطع الرد قبلاً، كنت أصطاد مع (كيتش).

Hayır, bir sohbet odasında Avlanıyordum.
-كلا ، أنا في غرفة محادثة ، لقد كنت أصطاد ، أظهريه

Güney Gölü'ne balığa çıktığımı kimseye anlatmaya gerek yok.
لا تقل لأحد أني أصطاد الأسماك في البحيره الجنوبيه

Sana söylemiştim, ben avlanmam.
لقد أخبرتك بأنني لا أصطاد

- Montana'da, balık tutup avlanarak büyüdüm.
. "لقد كبرت و أنا أصيد و أصطاد السمك في "مونتانا

Ben hayatımda hiç avlanmadım.
أنا لم أصطاد من قبل