Hem ben yalnız başıma çok daha iyi avlanırım. | Open Subtitles | علاوة على ذلك , أصيد وحدى بشكل أفضل حينما أكون وحدي. |
İstediğim yerde avlanırım. | Open Subtitles | بوسعي أن أصيد حيثما أشاء |
Her gün dışarı çıkıyorum, balık yakalıyorum. | Open Subtitles | كلّا أنا أخرج يوميّاً و أصيد السّمك فأنا صيّاد |
Bu kötü, bütün hayatım boyunca orada avlandım ben. | Open Subtitles | هذا سيء، لأنني أصيد هناك طيلة حياتي |
- Ben asla avlanmam. | Open Subtitles | انا لا أصيد أبدا |
Ben bıldırcın avlıyorum, Jeremy! | Open Subtitles | أنا أصيد السمانة يا ـ جيريمي ـ عددها كبير جداً في هذا الإقليم |
Ormanın ortasında avlanıyordum. | Open Subtitles | كنت في الخارج في منتصف الغابة أصيد |
-Ben avlanırım. | Open Subtitles | انا أصيد |
Biz balık avlamaya gittik. Neredeyse bu büyüklükte bir kedi balığı yakalıyorduk. | Open Subtitles | ذهبت مع الرفاق للصيد، كدت أصيد سمكة بهذا الحجم |
Belki de bir balık tüccarı olmalıydım. Bilirsin, balık satardım. | Open Subtitles | ربما كان ينبغي أن أكون صيّاد سمك تعلمين أصيد بعض السمك |
Sürekli avlandım. - Sürekli... | Open Subtitles | أصيد دائماً |
- Hayır, avlanmam. | Open Subtitles | -لا أصيد . |
40 yıldır köpekbalığı avlıyorum. | Open Subtitles | إنني أصيد أسماك القرش منذ 40 عاماً. |
Dağlardan dağlara hayvan avlıyorum. | Open Subtitles | أصيد الحيوانات من جبل إلى أخر |
- Biliyorum. Yılan yakalıyorum. - Eminim bu işte iyisindir. | Open Subtitles | أنني اعرف أنني أصيد الثعابين وانا متأكد أنك جيد في ذلك |
Ben uzaylıları yakalıyorum. | Open Subtitles | أنا أصيد الكائنات الفضائية |
Sürekli avlanıyordum. | Open Subtitles | أصيد دائماً |
- avlanıyordum. | Open Subtitles | -كنت أصيد |