"أطيق الإنتظار حتى" - Traduction Arabe en Turc

    • için sabırsızlanıyorum
        
    Ve şimdi yüzmeyi çok seviyorum. Yüzmeye gitmek için sabırsızlanıyorum. TED والأن أحب السباحة. لا أطيق الإنتظار حتى أسبح ثانياً.
    Kampanyama başlamak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى أبدأ الحملة ماذا قلتِ ؟ لا أطيق الإنتظار حتى أبدأ الحملة
    Müziğimle dansetmeni görmek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles أتعلمِ, لا أطيق الإنتظار حتى أراكِ تأتين إليّ
    Bize bir çek yazacağın gün için sabırsızlanıyorum. Yapma ya? Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى أقف على كتفك وأنت تكتب لنا شيكاً
    Bu nehirden kurtulmak için sabırsızlanıyorum. Bu nehir bile değil değil mi? Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى أخرج مِن هذا النهر اللعين ، إنهُ ليس نهراً ، أليس كذلك؟
    Yemin ederim büyüyüp bu küçük kasabadan gitmek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles أقسم، أنني لا أطيق الإنتظار حتى أكبر و أنتقل من هذه المدينة القديمة الرثّة.
    Teşekkürler filmi izlemek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles شكراً لك، لا أطيق الإنتظار حتى أرى الفيلم
    - Yapacaklarınızı görmek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles حسنٌ, أنا لا أطيق الإنتظار حتى أرى مالذي ستفعله بِه
    Bu ortamın normal hâline dönmesi için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى يعود هذا المكان إلى طبيعته
    Konuşmaya başlaman için sabırsızlanıyorum böylece bu kıyafeti nereden bulduğunu öğrenebilirim. Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى أراكِ تتحدثين حتى أكتشف من أين حصلتِ على هذا الزي.
    Sonraki hamlesini görmek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى أرى ما سيفعله ذلك الشخص في المرة القادمة
    Sana zarar vermek için sabırsızlanıyorum Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى أتعرض لكِ بأذى بيومِ ما
    "Kıçını kıçımın üstüne koyman için sabırsızlanıyorum külodumun içindeki." mi? Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى تضع مؤخرتك فوق مؤخرتي" في بنطالي"؟
    Annemlerin dönmesi için sabırsızlanıyorum böylece bu boş muhabbetleri daha fazla çekmek zorunda kalmayacağım. Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى يعود أبي وأمي للمنزل لكي لا أظطر للإستماع لهذه المحادثات السخيفة بعد الآن
    Sana evimi göstermek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى أريك المنزل
    Senin nişanlandığını görmek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى أراكِ مخطوبه
    Seninle dışarı çıkıp, "şaka mı şeker mi" oynamak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى نمرّ أنا وأنتِ "على المنازل لـ"خدعة أم حلوى
    Bu pisliğe tekme atmak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى أضرب هذا الأحمق
    Bay Piddiles'la tanışmak için sabırsızlanıyorum! Open Subtitles -لا أطيق الإنتظار حتى أقابل السيد (بيدلز )!
    - Onunla tanışmak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى أراها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus