Rahatsız ettiğim için üzgünüm, efendim. Bu insanları tanıyor musunuz? | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك يا سيدي، لكن هل تعرف هؤلاء الناس؟ |
Bu zor zamanda sizi Rahatsız ettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك في هذا الوقت العصيب. |
Seni Rahatsız ettiğim için üzgünüm ama benden uzaklaştığını fark ettim ve... | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك لكنني أعلم بأنك تتجنبني |
Sizi Rahatsız ettiğim için özür dilerim, Kraliçem. Acil bir rapor aldık. | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك يا مليكتي، تلقينا تقريراً عاجلاً. |
Rahatsız ettiğim için özür dilerim ama seni uyarmam gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك, لكن اعتقدت أنني يجب أن أحذرك. |
Nathan Wuornos, Haven polisi. Rahatsız ettiğimiz için üzgünüm. | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك. |
Rahatsız ettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك |
Sizi Rahatsız ettiğim için üzgünüm memure hanım. | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك أيتها الشرطية |
İzin gününde Rahatsız ettiğim için özür dilerim ama... | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك يوم أجازتك يا حضرة المأمورة. |
Rahatsız ettiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك |
Sizi Rahatsız ettiğim için özür dilerim. Ben, Cal. | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك (أنا (كال |
Rahatsız ettiğimiz için üzgünüm. | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك. أنا العميل (ماكفي). |