- Böyle bitmesini istememiştim. - sanırım reddedilmeyi kaldıramıyorum. | Open Subtitles | لم أشأ انتهاء الأمر هكذا، أعتقدني لا أتقبّل الرفض باستحسان. |
sanırım kardeşim insan olmayı düşünseydi bundan haberim olurdu. | Open Subtitles | أعتقدني كنت سأعلم لو كان أخي يخطط للعودة إنسانًا. |
Ama sanırım neticede Damon'a, Elena'ya duyduğumdan daha çok ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | لكن أعتقدني في النهاية احتجته أكثر مما احتجتها. |
sanırım ikimiz de ilişkimizin alışılmadık bir ilişki olduğu konusunda hemfikiriz. | Open Subtitles | أعتقدني وإيّاك متفقين على أن علاقتنا استثنائيّة قليلًا. |
..olaylarını üniversitede bırakmıştım ama.. sanırım bunu kendi üzüntümde telafi ediyorum. | Open Subtitles | لكن أعتقدني أعوض ذلك بإغراق حزني في احتساء الخمر. |
Burada kiminle uğraştığımı biliyorum sanırım. | Open Subtitles | أعتقدني أعرف مع مَن أتعامل هنا. |
sanırım ben bunu.. yapamıycam | Open Subtitles | لا أعتقدني سأكون قادر على فعل هذا. |
sanırım en son görüştüğümüz zamandan başlamam lazım. | Open Subtitles | أعتقدني سأبدأ منذ آخر مرة رأيتك |
sanırım bende ince ruhluluktan eser kalmamış. Sende de öyle. | Open Subtitles | أعتقدني فقدت لمستي، أو أنّك فقدت لمستك. |
Nereye gittiğini biliyorum sanırım. | Open Subtitles | أعتقدني أعرف إلى أين هي ذاهبة |
Bir tanesini gördüm sanırım. | Open Subtitles | أعتقدني رصت واحد |
sanırım Hayley'nin dönüşünün bu evdeki gerginliği düşüreceğini sanmakla hata ettim. | Open Subtitles | أعتقدني كنت واهمة لمّا ظننت عودة (هيلي) ستحدّ من التوتّر في هذا البيت. |
sanırım Bayan Saunders'in bedeninin içindeki parçaları bulmanın daha kolay bir yolunu buldum. | Open Subtitles | أعتقدني حددت وسيلة أكثر فاعلية لاقتفاء الشظايا التي ما تزال بداخل جسد الآنسة (ساندرز) |
sanırım biliyorum. | Open Subtitles | أعتقدني أعرفه. |
sanırım ben... | Open Subtitles | أعتقدني... |