"أعراضه" - Traduction Arabe en Turc

• semptomları
• belirtileri
• semptomlar
• belirtiler
• semptomlarından
• Semptomların
• semptomlarına
• semptomlarını

Tedavi işe yararsa, semptomları yedi ilâ on güç içerisinde azalacaktır.
إن أجدى العلاج، ستبدأ أعراضه بالانحسار خلال سبعة إلى عشرة أيام

semptomları ortadan kaybolacak ve sonra ona aslında hiç hasta olmadığını göstereceğim.
فستختفي أعراضه و عندها يمكنني ان اريه انه لم يكن مريضا اصلا

Bu belirtileri açıklayabilecek hiçbir şey yok.
كل الفحوصات عادت طبيعية لا يوجد ما يفسر أعراضه

Tamam, sağol, görüşürüz. - Ee, semptomlar nedir? - Hiçbir fikrim yok.
اوكي, شكرا , الى اللقاء اذن, أه , ما هي أعراضه ؟

Eklemlerindeki ağrılar dışında diğer tüm belirtiler ve şikayetleri görünür değil.
باستثناء الألم المفترض بالمفاصل لا يوجد دليل علي أي من أعراضه الأخري حالياً

Diğer semptomlarından başka onu üzen ya da sinirlendiren başka bir şey var mı?
أكان هناك أيّ شيء آخر جعله عصبيّاً أو قلقاً قبل أعراضه الأخرى؟

Bak, seni hep desteklemişimdir ama, bir kaplanın sana semptomları söylediğine inanmamı bekliyorsan, orada bir çizgi çekmem gerektiğini...
أعتقد أنني كنت داعم للغاية لكن إن أردت مني التصديق أن نمر أخبرك ما هي أعراضه ربما عليَّ أن أرسم حداً للأمر

Ana semptomları biz ona kan verdikten sonra başladı.
إن أعراضه الكبرى لم تبدأ إلا بعد أن نقلنا له الدم

Fakat buna teşhis koymak çok zordur çünkü semptomları akıl hastalıklarınınkiyle çok benzerdir.
لكن يصعب تشخيصه، ويرجع ذلك إلى أن أعراضه ذات صلة وثيقة جداً مع المرض العقلي

Ve eğer bu bir enfeksiyon ise semptomları beyin tutulumunu gösteriyor.
وإذا كانت عدوى، فإن أعراضه تنتقل بنا إلى دماغه

Bu hastalığa daha önce rastlamadım ama semptomları tüm kriterlere uyuyor.
حسناً، أنا لم أر حالة من قبل ولكن أعراضه تناسب جميع المعايير

belirtileri ... - ... antiviral ilaçlardan kaynaklanıyor.
أعراضه فيروسية مختلطة معدي كيف تبقي شيئ ما مثل ذلك

belirtileri, alışılmadık susuzluk ve poliüridir.
أعراضه هي كثرة التعرق وظمأ غير معتاد

belirtileri sor ona, netten kontrol edeceğim.
اسأله عن أعراضه أنا بالصفحة الطبية

semptomlar kötüleşiyor, yani tümörler büyüyor.
أعراضه تزداد سوءاً مما يعني أن الأورام تكبر

Damarlarla ilgili bir sorun olsaydı semptomlar uzun zaman önce görülürdü.
إن كانت هناك مشكلة وعائيّة لظهرت أعراضه منذ وقتٍ طويل

semptomlar yüksek ateşli bir koma durumu olarak ortaya çıkar.
أعراضه تشبه الغيبوبة مع وجود حمى مرتفعة للغاية

Bütün belirtiler boğazdayken tuhaf bir durum olur.
سيكون هذا غريباً نظراً لمكان كل أعراضه

Kadının semptomlarını alıp kocanın denizdeki semptomlarından çıkar.
خذ أعراضها و أحذف منها أعراضه بالبحر

Crohn olduğunu sanmıyorum. Semptomların hiçbiri benzemiyor.
"ليس داء "كرون ليست لديها أي من أعراضه الأخرى

Burada onun semptomlarına sebep olabilecek ilaçların listesi var.
هناك لائحة كاملة من المخدرات والتي قد تفسر أعراضه

Bu arada, semptomlarını azaltacak mide bulantısı giderici ilaçlardan vereyim.
في هذه الأثناء ، لدي بعض الأدوية المضادة للغثيان التي ينبغي أن تخفف من أعراضه