"أعطونا" - Traduction Arabe en Turc

    • Bize
        
    • verdikleri
        
    • verdi
        
    • vermişler
        
    • verildi
        
    • verdiler
        
    Yerlilerin uyum ve işbirliğine rağmen, alçakgönüllülüklerinin bir işareti olarak Bize verdikleri işlenmiş altınların dışında dişe dokunur bir şey bulamadık. Open Subtitles ، و برغم رضوخ الهنود . فإننا لم نجد الذهب بكميات كبيرة باستثناء المصنوعات اليدوية التي أعطونا إياها ، كعلامة لخضوعهم
    Ve ailesi Bize birbirinden değerli bin tane at vermişti. Open Subtitles أعطونا فراء السمور الذي كان يساوي ألف من الخيول السريعة
    Bize bu özel öğretmenler listesini verdiler ve birini seçebileceğimizi söylediler. Open Subtitles أعطونا لائحة بالمدرّسين يمكننا أن نختار أحدهم أوه عظيم، بعض الأبطال
    Ve biliyormusunz isveçliler Bize Muhteleşem bir mucit verdi, Alfred Nobel? Open Subtitles وهل تعلمون أن السويديين أعطونا المخترع العبقري ألفريد نوبل ؟
    Ekstra kızartma vermişler. Open Subtitles أعطونا بطاطس إضافية
    Bu dar giriş alanında, Bize steril botlar giydirilerek güvenlik talimatları verildi. Open Subtitles في هذا الممر الضيق الأول الذي يحيط بالغرفة قمنا بتركيبها و لبسنا الأحذية المعقمة و أعطونا تعليمات السلامة
    Bize; beş memur, iki stajyer, araç kullanamayan biri ve daha önce hiç ifade almamış bir kişi tahsis edildi. Open Subtitles لقد أعطونا 5 أشخاص اثنين منهم في فترة تدريب أحدهم لايستطيع القيادة والآخر لم يقم بتسجيل أيّ إفادة من قبل
    Sanırım Bize bir çeşit sakinleştirici verdiler ama etkisi geçiyor. Open Subtitles أعتقد أنهم أعطونا مهدئاً من نوعا ما ولكن تأثيره يزول
    Geri çekilin millet. Açılın biraz. Bize yer açın birazcık. Open Subtitles ارجعوا للوراء يا أصحاب ارجعوا قليلاً أعطونا بعض المساحة هنا
    Bize endotrakeal aspirat örneği verdiler -- bilirsiniz, boğazdan alınan bir miktar sıvı, işte aldıkları bu tüpün içinde -- ve Bize verdiler. TED أعطونا رشافة رغامية إنه سائل من البلعوم أعطونا ذلك من الأنبوب الذي أدخلوه في البلعوم
    İkinizden de duymak isteyeceğim son şey bu,Şimdi Bize biraz izin verin. Open Subtitles هذه أخر ما سأسمع منكما والآن أعطونا بعض من الراحة
    - Bize iş kartlarını ve biletlerini verdiler. - Anımsıyorum şimdi. Open Subtitles وقد أعطونا تصاريح العمل وتذاكر الباص- أجل لقد تذكرت هذا الآن-
    Eğer sadece bir hata yapsalar... Bize sadece 30 dakika verin! Open Subtitles لو تعثرّوا مرة واحدة فقط أعطونا 30 دقيقة لأنفسنا
    Toplantıyı çektik ve Bize bir kamerayla film verdiler. Open Subtitles قمنا بتصوير الإجتماع وهم أعطونا كاميرا وفيلم
    Ben hala Bize neden bir torba portakal verdiklerini anlamaya çalışıyorum. Üzgünüm. Open Subtitles ما زلت أحاول أن أفهم لماذا أعطونا كيس برتقال.
    Bu hurdalardan 40,000 tanesi havada ve Bize verdikleri sadece bu kadar. Open Subtitles أربعون ألف من هذا الحطام القديم في الهواء ، وهذا هو كل ما أعطونا إياه
    Buradan nefret ediyorum. Bize verdikleri giysiler bizim geçen yıl bağışladıklarımız. Open Subtitles فلقد أعطونا الملابس التي تبرعنا بها العام السابق
    Yöneticilerin hepsinin sapık olduğu, doğruymuş! Patronlarımız Bize bu alışkanlığı verdi. Open Subtitles رؤسائنا أعطونا تلك العادةِ لو بطلوا نيك هنُصبحُ مرخيين
    BM, güvenlik kayıtlarına giriş izni verdi. Open Subtitles لقد أعطونا نفاذاً على مزود نظام مراقبتهم
    Frank, Bize yanlış daire numarası vermişler. Open Subtitles يا (فرانك) لقد أعطونا الشقة الخطأ
    - Yanlış çöreği vermişler. Open Subtitles لقد أعطونا الفطائر الخطأ...
    Önce hepimize ofis gibi bir odada 100 bin won verildi ve çalışmamız istendi. Open Subtitles في البداية أعطونا مالاً بقيمة 100 الف وون .وطلبوا منّا الدراسة في مكان يشبه المكتب

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus