Senin ona verdiğin bilgi yüzünden. | Open Subtitles | بسبب المعلومات التي أعطيتها له |
Senin ona verdiğin bilgi yüzünden. | Open Subtitles | بسبب المعلومات التي أعطيتها له |
Turner'dan bahsediyorum, ve ona verdiğin dahice öğütten. | Open Subtitles | أتحدث عن "تيرنر" و النصيحه التي أعطيتها له |
Bunu ona doğum gününde vermiştim. | Open Subtitles | هذه كانت هدية عيد الميلاد التي أعطيتها له |
Onu evlilik hediyesi olarak ben vermiştim. Peki, şunu kıralım. | Open Subtitles | -لقد أعطيتها له هدية زفاف |
Onun hatası değildi. Sadece Ona verdiğim fotoğrafa hâlâ sahip olduğu için memnunum. | Open Subtitles | لم يكن خطأه أنا ممتن أنه أحتفظ بالصورة التي أعطيتها له |
Ona verdiğim mektuplar hâlâ üzerindeydi. | Open Subtitles | برقية أعطيتها له ماتزال بحوزته |
Alıp sahibine verdim ama sonradan sahibi... | Open Subtitles | ..فالتقطتها و أعطيتها له و بعد ذلك |
Alıp sahibine verdim ama sonradan sahibi... Bunun garip bir tarafı yok. | Open Subtitles | ..فالتقطتها و أعطيتها له و بعد ذلك |
Öylesine vermiştim. | Open Subtitles | أنا أعطيتها له |
Ona ben vermiştim. | Open Subtitles | -أنا أعطيتها له . |
Belki de Ona verdiğim on bin de vardır. | Open Subtitles | و ربما 10.000 أخري أعطيتها له |
Ona verdiğim yeni bilgilerin ışığında 00 programının derhal sonlandırılmasına karar verdi. | Open Subtitles | وبموجب المعلومات التي أعطيتها له قرّر إلغاء برنامج (00) على الفور |