Evet, öyle yapacağını biliyorum ve biz de onu iyi şekilde kullanacağız. | Open Subtitles | أعلم أنك ستفعل وسنستفيد منها بأقصى ما يمكن |
Beni kurtarmak için ne gerekiyorsa yapacağını biliyorum ama bu esnada kendini kaybetme, olur mu? | Open Subtitles | أنا أعلم أنك ستفعل كل ما يلزم لإنقاذ لي، ولكن لا تفقد نفسك في هذه العملية، حسنا؟ |
Dinle. Beni kurtarmak için ne gerekiyorsa yapacağını biliyorum ama bu esnada kendini kaybetme, olur mu? | Open Subtitles | أعلم أنك ستفعل كل شيء لإنقاذي فلا تخسر ذاتك خلال ذلك، حسنًا؟ |
Ne düşündüğünü varsayacak kadar saygısızlık etmek istemem sana, ama doğru olanı yapacağından eminim. | Open Subtitles | سأخبرك أنني لن أكون فظاً لأفترظ ما تفكر به ولكنني أعلم أنك ستفعل الصواب |
Dokunma bana! Böyle yapacağını biliyordum | Open Subtitles | لاتلمسنى ، لقد كُنت أعلم أنك ستفعل هذا. |
En iyisi olduğunu düşündüğün şeyi yapacağını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك ستفعل أياً ماتظنه صواباً |
yapacağını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك ستفعل ذلك |
yapacağını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك ستفعل. |
Biliyorum, biliyorum. yapacağını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم، أعلم أنك ستفعل |
yapacağını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك ستفعل |
Onun için her şeyi yapacağını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك ستفعل أي شيء لأجلها. |
yapacağını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك ستفعل |
Öyle yapacağını biliyorum, Joe. | Open Subtitles | أعلم أنك ستفعل يا (جو) |
Ne düşündüğünü varsayacak kadar saygısızlık etmek istemem sana, ama doğru olanı yapacağından eminim. | Open Subtitles | سأخبرك أنني لن أكون فظاً لأفترظ ما تفكر به ولكنني أعلم أنك ستفعل الصواب |
Ne düşündüğünü varsayacak kadar saygısızlık etmek istemem sana, ama doğru olanı yapacağından eminim. | Open Subtitles | سأخبرك أنني لن أكون فظاً لأفترظ ما تفكر به ولكنني أعلم أنك ستفعل الصواب |
Doğru olanı yapacağını biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعلم أنك ستفعل الشيء الصحيح |
Sağ ol dostum. yapacağını biliyordum. | Open Subtitles | شكراً يا رجل، أعلم أنك ستفعل |