Bir gün ölmek zorunda olduğumu biliyorum ama bugün, bu yüzden ölürsem de oldukça sinirleneceğim. | Open Subtitles | أعلم أنّي سأموت يوما ما لكن سأغضب جداً أن كان سيحدث اليوم بسبب هذا |
Sadece üvey baban olduğumu biliyorum ama seninle gurur duyuyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّي زوج أمّك فحسب، ولكننّي فخور حقاً بك. |
Burada yeni olduğumu biliyorum, ama tam olarak uçak nereye gitti? | Open Subtitles | أعلم أنّي الشخص الجديد ولكن إلى أين ذهبت الطائرة بالضبط؟ |
Erken olduğunu biliyorum ama bekleme odası soğuk. | Open Subtitles | أعلم أنّي مبكّرة لكنّ غرفة الانتظار باردة |
Bak, daha çok müsait olmadığımı ve işime öncelik verdiğimi biliyorum. | Open Subtitles | اسمعي، أعلم أنّي لمْ أكن مُتاحاً لكِ أكثر، ووضعتُ عملي على قائمة إهتماماتي. |
Size karşı olan bütün kanıtları yok eden adam olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّي الرجل الذي أبعد كلّ الأدلّة ضدّكم |
Yani vampir olduğumu biliyorum da bu şey acayip ağır. | Open Subtitles | أعلم أنّي مصّاصة دماء، لكنّ هذا الشيء ثقيل بحقّ. |
Bencil, kibirli, ukala ve duygu özürlü olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّي قد أكون أنانيًّا ومتعجرفًا وشاردًا ومتبلّد المشاعر. |
Bazen zor biri olduğumu biliyorum. Fakat böyle olmayı ben de istemedim. | Open Subtitles | أعلم أنّي قد أكون صعب المراس، لكنّي لم أجعل نفسي هكذا. |
Her şeyi alt üst edenin bir tek ben olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّي من سبب كلّ هذه المشاكل |
Bunun için sana teşekkür etmek zorunda olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّي مدينة لك بالشكر على ذلك |
Ama sana borçlu olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | لكنّي أعلم أنّي مدين لك |
Yalnızım. Yalnız olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | أنا وحيدة, أعلم أنّي وحيدة |
Çok yaşlı ve çok çirkin olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّي شخص عجوز، بشع جداً |
Baban olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّي والدك |
Liv'den daha güçlü olduğumu biliyorum. Yani eğer birleşirsek ben kazanacağım. | Open Subtitles | أعلم أنّي أقوى من (ليف)، أيّ أنّي سأفوز إذا اندمجنا. |
Delirmişsin sen. Deli olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | {\pos(190,230)} أنتِ مجنونة - أجل، أنا أعلم أنّي مجنونة - |
Burada başımın belada olduğunu biliyorum, fakat açıkçası oyunu kurallarına göre oynamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّي في ورطة حقيقيّة هنا، لكن بصراحة، أنا رجل يُحاول أن يلعب وفقاً للقواعد. |
Bak, benim için uzun zaman olduğunu biliyorum ama bu hala iyi bir şey değil, değil mi? | Open Subtitles | أعلم أنّي غبت لفترة، لكن هذا ما زال نذير شؤم، صحيح؟ |
Bu geceyi yalnız geçireceğimize dair söz verdiğimi biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّي وعدتك بأن نقضي الليلة على انفراد. |
Çok şey istediğimi biliyorum ama ben tırmanamam, sen tırmanabilirsin. | Open Subtitles | أعلم أنّي أطلب الكثير، لكني لا أجيّد التسلق مثلك. |